Milli kütüphane adını nerden almış,anısı nedir?Yazarmısınızz..



Sagot :

Halk Edebiyatı araştırmalarında Cönklerin önemli bir yeri vardır. Folklor ürünlerinin bulunabileceği başlıca kaynak cönklerdir denilebilir. Cönk sırtı dar, eni geniş, uzunlamasına açılan bir kitap türüdür. Günümüzün bloknotlarına benzer ve çoğunlukla yazma halindedir. Cönge halk arasında biçim bakımından benzediği nedeniyle "Sığır dili cöngü" de denilmektedir. Aydın çevrelerce uzunluğuna açılan ve albüm biçimindeki bu ciltlere "Sefine-kâri" adını verdikleri de bilinmektedir.

Cönkler, çeşitli şiirleri, duaları, büyüleri, hastalık ve ilaçları, doğum ve ölüm tarihlerini kapsayan içinde her türlü mal bulunan gemilere benzetilmiştir.

Sözlük ve başvuru kaynakları karıştırıldığında Çinliler tarafından yapılan, altı düz, baş ve arka tarafları yüksek, güçlükle manevra yapabilen ağır gemilere bu adın verildiği görülür. Bunların dikdörtgen biçiminde sayıları birle beş arasında değişen ve bambu direklerle desteklenmiş yelkenleri vardır. Çinlilerin "Conk" dediği bu gemileri İngilizler "Junk" diye adlandırmaktadır. Steingass "Persian-English Dictionary" de bu kelimenin karşılığında, büyük gemi ve üç ila dört yaşında deve yavrusu anlamlarını vermiştir. "Burhan-ı Kâtı" da cöngün söz ve kelâm, kuşun yem düşürmesi ve büyük gemi anlamlarına geldiği kayıtlıdır. "Eser-i Şevket"te "Çunk" sefain-i kebire, kalyon ve gemi anlamlarıyla geçmektedir. 

 

 

"Büyük Türk Lügatı"nda "djunq ve cunk" un "büyük yelkenli kayık ve gemi" anlamıyla Çağatay Türkçes’inde geçtiği, Batı Türkçesinde ise "djonk ve conk"un "halk şairlerinin şiirlerini havi mecmua" anlamlarında kullanıldığı yazılıdır. Buharalı Süleyman Efendinin "Lügat-ı Çağatay"ında "büyük barkeş deve, gemi, sefine, mecmua, koy, yün, kıl" karşılıklarıyla yer almıştır. "Uygur Sözlüğü"nde, İbn Mühenna Lugatı'nda. Kitabu'l-İdrak'ta bu söze yer verilmiştir. Cönkler üzerinde ciddî araştırmalarıyla tanınan M.Ş.Ülkütaşır XIV. Yüzyıl Arap seyyahlarından İbn Batuta'nın eserinde Çinlilerin bu adı taşıyan gemileri hakkında bilgi bulunduğunu, kelimenin Arapça çoğulunun "Cunuk" olduğunu kaydetmektedir.XVII. Yüzyıl divan şairlerinden Nev'i-zâde Ataî'nin hamsesinde cönklerle ilgili şöyle bir beyit geçmektedir:

ütüphane, kitap ve benzeri materyallerin belli bir sisteme göre toplanıp saklandığı ve sunulduğu yer. Kütüphane ismi, Arapçada kitaplar anlamına gelenkütüb ve Farsçada ev anlamındaki hane ile kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir.