Sagot :
Beykoz
Beykoz: Tarih Mozaiği ve Boğaziçi’nin Oksijen Kaynağı
Beykoz, merkezi, çevre köyleri, orman ve koruları ile eski İstanbul’u yaşamak ve Boğaziçi’nin tadını çıkarmak isteyenler için birebir. Temiz hava, ağaçlık alanlar ve tarihin harmonisi ile Beykoz ile buluşmaya hazır mısın? O zaman bu hafta sonu Anadolu yakasının kuzeyinde bulunan İstanbul’un şirin ilçesi Beykoz’u keşfe çıkabilirsin.
Beykoz’un tarihi bundan 2700 yıl kadar öncesine dayanıyor:
Bundan 2700 yıl önceye kadar Beykoz’da yaşam olduğu varsayılıyor. M.Ö. 700’lerde Traklar Beykoz’a yerleşiyorlar ve bu bölgeye krallarının adı olan “Amikos” ismini veriyorlar. Traklar’dan sonra bölge, Persler ve Abbasiler gibi pek çok kültüre ev sahipliği yapıyor. Bölgenin ilk ismi olan Amikos, “Bey” hecesini yöneticilerden, “koz” hecesini de “köy” anlamına gelen Farsça’dan alıp “Beykoz” hâline geliyor.
Roma döneminde bu bölgenin bir yaşam alanı olduğu Anadolu Kavağı’nda bulunan bir adak yeri ile kanıtlanabiliyor. Boğazda Karadeniz kıyılarına yakın bölgede bulunan Beykoz’da, vakti zamanında, Karadeniz’e çıkmak isteyen denizcilerin iyi bir yolculuk geçirmek için Yunan tanrıları Zeus ve Poseidon’a kurbanlar kesiliyor.
M.S. 395 yılında Roma İmparatorluğu Doğu Roma ve Batı Roma diye ikiye ayrıldığında Beykoz artık Roma’ya bağlı olmaktan çıkıyor ve Doğu Roma İmparatorluğu’na yani Bizans’a dâhil oluyor. 1402 yılında, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinden 51 yıl önce Beykoz, Osmanlı padişahı Sultan Yıldırım Bayezid tarafından ele geçiriliyor. Av tutkunu padişahlar için Beykoz, şırıl şırıl akan dereleri, ışıldayan denizi, mis kokan ormanlarıyla cezbedici bir mekân hâlini alıyor ve padişah ve saray halkı zamanlarının büyük bir bölümünü Beykoz’da geçirmeye başlıyor.
Beykoz’da gezilip görülecek pek çok yer mevcut:
Merkez, Yalıköy, Anadolu Feneri, Anadolu Hisarı, Kanlıca, Çubuklu, Paşabahçe, Anadolu Kavağı, Poyrazköy ve Polonezköy, Beykoz ilçesine bağlı mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Beykoz’un tadına hem karadan hem denizden varmak mümkün. Bir boğaz turu ile Beykoz’un tarihi yalıların, yemşeşil ağaçlar içindeki muhteşem görüntüsünü kaçırmamalısın.
Akbaba Köyü’nde bulunan Akbaba Sultan Türbesi ve Mescidi, Anadolu Kavağı Yuşâ Tepesi’ndeki Yuşâ Türbesi, Kanlıca’daki İskender Paşa Türbesi ve Camii, Dereseki Köyü’ndeki Kırklar Baba Türbesi, Orta Çeşme’deki Uzun Evliya Türbesi de Beykoz’da görebileceğin yerler arasında.
Beykoz
Beykoz: Tarih Mozaiği ve Boğaziçi’nin Oksijen Kaynağı
Beykoz, merkezi, çevre köyleri, orman ve koruları ile eski İstanbul’u yaşamak ve Boğaziçi’nin tadını çıkarmak isteyenler için birebir. Temiz hava, ağaçlık alanlar ve tarihin harmonisi ile Beykoz ile buluşmaya hazır mısın? O zaman bu hafta sonu Anadolu yakasının kuzeyinde bulunan İstanbul’un şirin ilçesi Beykoz’u keşfe çıkabilirsin.
Beykoz’un tarihi bundan 2700 yıl kadar öncesine dayanıyor:
Bundan 2700 yıl önceye kadar Beykoz’da yaşam olduğu varsayılıyor. M.Ö. 700’lerde Traklar Beykoz’a yerleşiyorlar ve bu bölgeye krallarının adı olan “Amikos” ismini veriyorlar. Traklar’dan sonra bölge, Persler ve Abbasiler gibi pek çok kültüre ev sahipliği yapıyor. Bölgenin ilk ismi olan Amikos, “Bey” hecesini yöneticilerden, “koz” hecesini de “köy” anlamına gelen Farsça’dan alıp “Beykoz” hâline geliyor.
Roma döneminde bu bölgenin bir yaşam alanı olduğu Anadolu Kavağı’nda bulunan bir adak yeri ile kanıtlanabiliyor. Boğazda Karadeniz kıyılarına yakın bölgede bulunan Beykoz’da, vakti zamanında, Karadeniz’e çıkmak isteyen denizcilerin iyi bir yolculuk geçirmek için Yunan tanrıları Zeus ve Poseidon’a kurbanlar kesiliyor.
M.S. 395 yılında Roma İmparatorluğu Doğu Roma ve Batı Roma diye ikiye ayrıldığında Beykoz artık Roma’ya bağlı olmaktan çıkıyor ve Doğu Roma İmparatorluğu’na yani Bizans’a dâhil oluyor. 1402 yılında, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinden 51 yıl önce Beykoz, Osmanlı padişahı Sultan Yıldırım Bayezid tarafından ele geçiriliyor. Av tutkunu padişahlar için Beykoz, şırıl şırıl akan dereleri, ışıldayan denizi, mis kokan ormanlarıyla cezbedici bir mekân hâlini alıyor ve padişah ve saray halkı zamanlarının büyük bir bölümünü Beykoz’da geçirmeye başlıyor.
Beykoz’da gezilip görülecek pek çok yer mevcut:
Merkez, Yalıköy, Anadolu Feneri, Anadolu Hisarı, Kanlıca, Çubuklu, Paşabahçe, Anadolu Kavağı, Poyrazköy ve Polonezköy, Beykoz ilçesine bağlı mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Beykoz’un tadına hem karadan hem denizden varmak mümkün. Bir boğaz turu ile Beykoz’un tarihi yalıların, yemşeşil ağaçlar içindeki muhteşem görüntüsünü kaçırmamalısın.
Akbaba Köyü’nde bulunan Akbaba Sultan Türbesi ve Mescidi, Anadolu Kavağı Yuşâ Tepesi’ndeki Yuşâ Türbesi, Kanlıca’daki İskender Paşa Türbesi ve Camii, Dereseki Köyü’ndeki Kırklar Baba Türbesi, Orta Çeşme’deki Uzun Evliya Türbesi de Beykoz’da görebileceğin yerler arasında.
Thank you for visiting our website wich cover about Sosyoloji. We hope the information provided has been useful to you. Feel free to contact us if you have any questions or need further assistance. See you next time and dont miss to bookmark.