Edebiyatta işlenen yapı ve eserlerin tarihten etkilendiği,
temalarının tarihe tanıklık ettiği bir gerçektir. Bu yüzden edebi eserler
yazıldıkları döneme ışık tutarlar ve tarihini yansıtan birer belge olarak kabul
edilirler.
Dönemlere damgasını vuran sosyolojik ve ideolojik akımların
izine edebiyatta rastlamak mümkündür. Bu yüzdendir ki eserlerin incelenmesinde “zihniyet”
kavramı da göz önünde bulundurulur. Hatta uygarlık ve edebiyattaki karşılıklı
gelişim ve etkileşim edebiyatların dönemlere ayrılmasına neden olur.
Toplumla, insanla iç içe olduğu ve onu iyisiyle kötüsüyle
yansıttığı için edebiyat, uygarlık tarihinin bir parçası sayılmaktadır.
