8. sınıf ingilizce kelimeleri ve anlamları 3. ünite. saçma sapan cevap yazmayın.



Sagot :

improve : değiştirmek (olumlu yönde) ,geliştirmek ,ilerletmek
look : dış görünüş
I talked to my doctor about improving my look but he told me I didn’t need that at all.
Görünüşümü değiştirme hakkında doktorumla konuştum fakat o bana buna hiç ihtiyacım olmadığını söyledi.
adult : yetişkin
Only adults may get a driving licence.
Sadece yetişkinler sürücü belgesi alabilir.
teenage : ergen (13-19 yaş arası genç)
Teenages shouldn’t go out in the evening or they should have a permission from their parents.
Ergenler akşamları dışarı çıkmamalı yada anne babalarından izin almalıdır.
result : sonuç
Healthy body is the result of doing sports and eating healthy food.
Sağlık beden spor yapmanın ve sağlıklı yiyecekler yemenin sonucudur.
exercise : egzersiz yapmak
muscle : kas
strong : güçlü
Question : How does a muscle get stronger?
Bir kas nasıl kuvvetlendirilir ?
Answer : A muscle gets stronger if you exercise it.
Kası çalıştırırsan kuvvetlenir.
have a haircut : saçını kestirmek
I have had a haircut .Does it look well ?
Saçımı kestirdim.İyi görünüyor mu?
tight : sıkı
loose : gevşek , bol
Wear tight clothes , do not wear loose clothes if you want to improve your look.
Eğer görünüşünü değiştirmek istiyorsan sıkı giysiler giy , bol giyme .
weight : kilo ,ağırlık
overweight : aşırı kilolu
Move your body to get rid of your weights.Honestly , you look overweight.
Kilolarından kurtulmak için hareket etmelisin.Dürüst olmak gerekirse aşırı kilolu görünüyorsun.
put on weights : kilo almak
If you don’t do exercises, you will put on more weigths.
Eğer egzersiz yapmazsan daha fazla kilo alacaksın.
junk food : abur cubur yiyecekler
crisps : patates cipsi
chips : patates kızartması
Crisps , chips and sweets are junk food.
Patates cipsi,kızartması ve şekerlemeler abur cuburdur.
affect : etkilemek
appearance : dış görünüş
People’s appearance should not affect their popularity.
İnsanların dış görünüşü onların popülerliğini etkilememeli.
skin : cilt , deri

improve : değiştirmek (olumlu yönde) ,geliştirmek ,ilerletmek
look : dış görünüş
I talked to my doctor about improving my look but he told me I didn’t need that at all.
Görünüşümü değiştirme hakkında doktorumla konuştum fakat o bana buna hiç ihtiyacım olmadığını söyledi.
adult : yetişkin
Only adults may get a driving licence.
Sadece yetişkinler sürücü belgesi alabilir.
teenage : ergen (13-19 yaş arası genç)
Teenages shouldn’t go out in the evening or they should have a permission from their parents.
Ergenler akşamları dışarı çıkmamalı yada anne babalarından izin almalıdır.
result : sonuç
Healthy body is the result of doing sports and eating healthy food.
Sağlık beden spor yapmanın ve sağlıklı yiyecekler yemenin sonucudur.
exercise : egzersiz yapmak
muscle : kas
strong : güçlü
Question : How does a muscle get stronger?
Bir kas nasıl kuvvetlendirilir ?
Answer : A muscle gets stronger if you exercise it.
Kası çalıştırırsan kuvvetlenir.
have a haircut : saçını kestirmek
I have had a haircut .Does it look well ?
Saçımı kestirdim.İyi görünüyor mu?
tight : sıkı
loose : gevşek , bol
Wear tight clothes , do not wear loose clothes if you want to improve your look.
Eğer görünüşünü değiştirmek istiyorsan sıkı giysiler giy , bol giyme .
weight : kilo ,ağırlık
overweight : aşırı kilolu
Move your body to get rid of your weights.Honestly , you look overweight.
Kilolarından kurtulmak için hareket etmelisin.Dürüst olmak gerekirse aşırı kilolu görünüyorsun.
put on weights : kilo almak
If you don’t do exercises, you will put on more weigths.
Eğer egzersiz yapmazsan daha fazla kilo alacaksın.
junk food : abur cubur yiyecekler
crisps : patates cipsi
chips : patates kızartması
Crisps , chips and sweets are junk food.
Patates cipsi,kızartması ve şekerlemeler abur cuburdur.
affect : etkilemek
appearance : dış görünüş
People’s appearance should not affect their popularity.
İnsanların dış görünüşü onların popülerliğini etkilememeli.
skin : cilt , deri