Boğazlar Antlaşması'nın tarihi ve Maddeleri



Sagot :

Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nde alınan kararlar (20 Temmuz 1936)

Montrö Boğazlar Sözleşmesi Maddeleri

- Boğazlar komisyonu kaldırılıp görevleri tamamıyla Türk Devleti’ne bırakıldı

- Boğazlarda askersiz bölüm kaldırılarak, Türklerin buralarda diledikleri kadar asker bulundurmaları ve tahkimat yapmaları kabul edildi.

- Savaş gemilerinin geçişi zaman ve ağırlık bakımından sınırlandırıldı.

- Ticaret gemilerinin her iki yönde Boğazlardan geçişi serbest bırakıldı.

- Türkiye savaşa girer veya bir savaş tehlikesi ile karşı karşıya kalırsa Boğazları istediği gibi açıp kapayabilme hakkına sahip oldu.

Montrö (Boğazlar) Sözleşmesi - Montrö Sözleşmesi - Önemi ve Önemli Maddeleri 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Antlaşması’nda yer alan Boğazlarla ilgili madde Türkiye’nin egemenlik haklarını kısıtlıyordu. Lozan Antlaşması’na göre, barış zamanında boğazlardan geçiş serbest olacaktı. Çıkacak herhangi bir savaşta Türkiye tarafsız ise, geçiş yine serbest olacaktı. Türkiye savaşa girmiş ise, tarafsız gemilere ve uçaklara, düşmana yardım etmemek şartıyla geçiş serbest olacaktı. Ancak düşman gemileri ve uçakları ile ilgili olarak Türkiye istediği kararı alabilecekti. Barış zamanında, Karadeniz’e doğru geçişte Karadeniz’e sınır olan devletlerden en güçlü donanmaya sahip olanından daha fazla gemi ve uçak geçmeyecekti. Bunun dışında savaş gemileri ve uçaklarına geçiş serbest olacaktı. Ancak bu geçişlerden doğacak sonuçlar Türkiye için sorumluluk doğurmayacaktı.Lozan Antlaşması’nda yer alan Boğazlar ile ilgili maddenin özellikle,“Boğazların savunması ve güvenliği sözleşmeyi imza eden devletlerle Milletler Cemiyetinin güvencesi altında olacak, Boğazların iki yakası asker ve silahtan arındırılacaktı. Boğazlardan geçişleri düzenlemek üzere bir uluslararası komisyon (kurul) oluşturulacaktı.” hükmü Türkiye’nin Boğazlar üzerindeki egemenliğini sınırlıyordu. Çünkü bununla Türkiye Boğazlarda asker bulunduramıyor ve Boğazlardan geçişleri denetleyemiyordu. Bu durum, Türkiye’nin güvenliği açısından sakıncalar doğurduğu gibi Boğazlar üzerinde egemenlik haklarının sınırlandırılması anlamına geliyordu. Türkiye, Boğazlar üzerindeki egemenliğini sınırlayan bu şartları istenmeyerek de olsa Milletler Cemiyetine güvenerek kabul etmiştir. Çünkü Türkiye, Milletler Cemiyetinin Boğazlarda güvenliği sağlayacağına ve dünyada silahsızlanmayı gerçekleştireceğine inanıyordu. Fakat, Cemiyet bu konularda bekleneni verememiştir.

1933 yılından sonra dünyada silahlanma yarışı başlamıştır. İtalya, Habeşiştan’ı işgal etmiş, Japonya Mançurya’ya saldırmıştır. Almanya Versay Antlaşmasını hiçe sayarak askersiz bölge olarak kabul edilen Ren Bölgesi’ni silahlandırmıştır. Avusturya ise zorunlu askerliği yeniden başlatmıştır. Bütün bu gelişmeler Avrupa’da yeni bir savaşın belirtileri idi. Bu durum karşısında Türkiye, uluslararası barış ve güvenliğin korunması yolundaki güçlükleri ileri sürerek değişen dünya şartları doğrultusunda boğazların durumunun yeniden görüşülmesini istedi. Türkiye bu isteğini ilk defa 1933’te Londra’daki Silâhsızlanma Konferansı’nda dile getirdi. Almanya’nın silahlanmasını görüşmek üzere toplanan Milletler Cemiyetin Konseyi’nde Türkiye Boğazların durumunu gündeme getirmiştir. Türkiye bu toplantıda Boğazların askersiz ve silahsız olmasının savunmamızı zayıflattığını bu nedenle Lozan Antlaşması’nda Boğazlarla ilgili yer alan hükümlerin kaldırılmasını istedi. (17 Nisan 1935). Ancak Sovyetler Birliği dışında Türkiye’nin bu görüşünü destekleyen olmadı.

Milletler Cemiyetinin zorlamalarına rağmen İtalya’nın Habeşistan’ı işgal etmesi, Almanya’nın Versay Antlaşması’na aykırı olarak Ren Bölgesini silahlandırması Boğazlar konusunda Türkiye’yi harekete geçirdi. Türkiye Lozan Boğazlar Antlaşması’nı imzalamış olan ülkelere birer nota verdi ( 10 Nisan 1936). Türkiye bu notasında Lozan Antlaşması’yla Boğazların güvenliği için verilen garantinin, Avrupa’daki gelişmeler karşısında işlemez hale geldiğini bildirdi. Bu nedenle Türkiye Boğazlarda güvenliğin, savunmanın ve egemenlik haklarının koruması bakımından Lozan Antlaşması’nda yer alan Boğazların silahtan ve askerden arındırılması hükmünün değişmesini ve Boğazlar Komisyonu’nun kaldırılmasını istedi. Lozan Antlaşması’nı imzalayan devletler arasında İtalya dışında bütün taraf devletler bu notaya olumlu cevap verdiler. Bunun üzerine Türkiye’nin değişiklik isteklerinin görüşülmesi amacıyla 22 Haziran 1936’da İşviçre’nin Montreux (Montrö) kentinde bir konferans düzenlendi. Montreux (Montrö) Sözleşmesi adını alan yeni Boğazlar Sözleşmesi 20 Temmuz 1936’da imzalandı. Bu sözleşme Türkiye, İngiltere, Fransa, Sovyetler Birliği, Japonya, Romanya, Bulgaristan, Yunanistan ve Yugoslavya arasında imzalanmıştır.İtalya ilk zamanlar böyle bir sözleşmeyi kabul etmemiş ancak daha sonra 2 Mayıs 1938’de Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni imzalamıştır. Böylece İtalya da Boğazlar üzerinde Türkiye’nin üstünlüğünü kabul etmiştir.