ban çok acil kargöz hacivat oyunu lazım kısa ama arada anlaşmazlık olucam 7 te gidiyorum



Sagot :

(İki arkadaş dükkâna girerler.)

HACİVAT – Gel bakalım Karagöz’üm! İşlerim için ben de dolaşıp şimdi geldim. Hem dinleyip hem de biraz laflaşalım.

KARAGÖZ – Hay hay, kiraz paylaşalım!

HACİVAT – Canım hemen aklın boğaza gitmesin!

KARAGÖZ – Boğaza gitmesin, Haliç’i, Marmara’yı dolaşsın!

HACİVAT – Anlaşılan yine şakacılığın üstünde! Yoksa iyi bir haber mi var?

KARAGÖZ – Şey, haber var iyi mi kötü mü bilmiyorum.

HACİVAT – Haberi kim getirdi?

KARAGÖZ – Kimse getirmedi, dış kapının dibinde buldum.

HACİVAT – Benimle alay mı ediyorsun? Ne biçim habermiş?…

KARAGÖZ – Kim alay ediyor, yazılı haber işte…

HACİVAT – Allah iyiliğini versin, mektup mu geldi.

KARAGÖZ – Yine sana okutmaya getirdim.

HACİVAT – Efendim, iyi yaptın ama sen ne zamandır okuma yazma çalışıyorsun. Kelimeleri sökemedin mi?

KARAGÖZ – Kel Ömer’i söktüm de bahçeye dikmedim.

HACİVAT – Yani mektubu kendin okuyamadın mı?

KARAGÖZ – Köftehor, okuyabilsem sana getirir miyim?

HACİVAT – Pekâlâ yazabiliyor musun?

KARAGÖZ – Ördeği de, kazı da biliyorum ama getiren yok!

HACİVAT – Anlatamadım Karagöz’üm, yazı çıkaramadın mı?

KARAGÖZ – Yazı çıkardım ama kömür parası yok, kışı nasıl çıkaracağım bilmiyorum.

HACİVAT – Şakayı bırak. Yine ters ters cevaplar verip sinirlerimi oynatma!

KARAGÖZ – Senin mektubu okumaya niyetin yok, lafı başka yerlere götürüyorsun.

HACİVAT – Efendim ver okuyayım ama senin iyiliğin için merak ettim. Günlerdir çalışıyorsun ismini de yazamıyor musun?

KARAGÖZ – Köftehor, iftira etme!… Yazıyorum.

HACİVAT – Şu kâğıdı kalemi al da yaz bakalım!

KARAGÖZ – Ondan kolay ne var. İşte yazdım!

HACİVAT – Allah iyiliğini versin, Karagöz yazmışsın!

KARAGÖZ – Laf karıştırma da mektubumu oku!

HACİVAT – Pekâlâ okuyalım… Başlayayım mı?

KARAGÖZ – Neyi haşlayacaksın?

HACİVAT – Yani efendim, okuyorum iyi dinle! "Biricik oğlum!"0000

KARAGÖZ – Minicik oğlum da kim oluyor Hacı Cavcav?

HACİVAT – Dinle! "Bu mektubu kimseye gösterme, kendin okuyup sonra bir kenarda yak!"

KARAGÖZ – Hacı Cavcav, ver bakalım mektubumu geri!

HACİVAT – Neden Karagöz’üm?…

KARAGÖZ – Köftehor, kendi okuduğunu duymuyor musun? "Kimseye gösterme, kendin oku!" diyor.

HACİVAT – Okuyabileceksen al!

KARAGÖZ – Öyleyse devam et ama okumamış ol!

HACİVAT – "Annem ve ben seni çok özledik!"

KARAGÖZ – Âmin, ben de sizi özledim!

HACİVAT – Konuşma da dinle! "Artık bizim gelmemiz mümkün değil… Bizi seviyorsan hemen yanımıza gel!"

KARAGÖZ – Hacı Cavcav ben gidip çocuklarla helalleşeyim. Sen de hakkını helâl et!

HACİVAT – Allah Allah, Karagöz’üm ne oldu şimdi helalleşecek canım?

KARAGÖZ – Pataklarım ha, okuduğunu anlamıyor musun? Annemle babam beni acele yanlarına çağırıyor.

HACİVAT – Ne olmuş yani sen de git!