10.sınıf Edebiyat Cumhuriyet konulu komposizyon lazım acil



Sagot :

CUMHURİYET

Devleti idare edenlerin seçimle iş başına geldiği yönetim şekline cumhuriyet denir. . Dünyadaki devletlerin çoğu cumhuriyetle yönetilir. Cumhuriyetle yönetilen ülkelerde egemenlik milletindir. Millet, devleti yönetecek kişileri kendisi seçer. Böylece halk kendi kendini yönetmiş olur. 

Yurdumuz cumhuriyete Kurtuluş Savaşı’ndan sonra kavuştu. Önceleri devletimizin adı OSMANLI DEVLETİ idi. Devlet İdaresinde bütün yetki padişahın elindeydi. Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşı’nda yenik sayıldı. Düşmanlar yurdumuza girdiler. Mustafa Kemal, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktı. Birçok yerde toplantılar yaptı. Hakkımızı “Ya istiklal, ya ölüm” parolası altında birleştirdi.23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldı. Mustafa Kemal meclis başkanı seçildi. Ordumuz, İnönü Savaşlarını kazandı. Peşinden Sakarya Meydan Muhaberesi ile Başkomutanlık Meydan Savaşı’nı da zaferle noktaladık. Yunanlılarla ve Birinci Dünya Savaşı’nı da savaştığımız devletlerle 24 Temmuz 1923’te Lozan Barış Antlaşması imzaladık. Bütün dünya devletleri, Türkiye’nin bağımsız bir devlet olduğunu kabul ettiler. Yurdumuz yeniden egemenliğine kavuştu. Türkiye Büyük Millet Meclisi, 29 Ekim 1923’te cumhuriyeti ilan etti. Devletimizin adı TÜRKİYE CUMHURİYETİ oldu. Atatürk ise, ilk cumhurbaşkanımız olarak göreve başladı. 

Cumhuriyet idaresinde devlet anayasaya uygun kanunlarla idare edildi. Kanunlar ise halkın seçtiği miller vekilleri yapar. Devlet başkanına CUMHURBAŞKANI denir. 

Halkı yöneten insanlar, seçimle iş başına gelirler. Halk, istediğini seçer, istemediğini seçmez. Seçilen kişiler halka karşı sorumludurlar. İşte bütün bunlardan dolayı cumhuriyet en iyi yönetim şeklidir.

Egemenlik Ulusundur

Egemenlik bir topluluğun, bir devletin ülke üzerinde sahip olduğu tüm yetkilerdir, hür olmak, yetki sahibi olmak, hâkimiyet anlamlarına gelir Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk egemenliğin halka ait bir olgu olduğunu "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sözü ile açıklamıştır
Türkiye'de egemenlik fikri Kanun-ı Esasi ile gündeme gelmiş, fakat kabul edilmesi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Teşkilat-ı Esasiye Kanunu ile olmuştur Kanunda yer verilen "Egemenlik koşulsuz ve sınırsız olarak ulusundur" ilkesi ile halk ve yönetim adına yeni bir dönem başlamıştır
Yetki sahibi, hür ve hakim bir millet gelişime açıktır, geleceğe umutlu bakar, çünkü çaba gösterecek gücü ve söz hakkı vardırEgemenliğin millete ait olması, tüm bunları gerçekleştirebilecek bir ortam yaratır, yönetimde söz sahibi olan, kendi kendini yöneten halk daha iyi temsil edilir ve ilerlemeye açıktır Hâkimiyetin tek kişinin tekelinde olduğu zamanlar düşünüldüğünde egemenlik tam anlamıyla özgürlük anlamına gelir Yönetimde söz sahibi olmak bir yana her şeyi kabul etmek zorunda bırakılan bir halkın böylesine bir şeref ile ödüllendirilmesi Mustafa Kemal liderliğinde gerçekleştirilmiştir Mustafa Kemal bir konuşmasında "Huzurlu toplum, güvenli toplum, insan kişiliğine saygılı toplum tam ulusal egemenlikle sağlanır Toplumda en yüksek hürriyetin, en yüksek eşitlik ve adaletin sağlanması, istikrarı ve korunması, ancak ve ancak tam ve kesin anlamı ile ulusal egemenliğin sağlanması ile devamlılık kazanır Bundan dolayı, hürriyetin de eşitliğin de, adaletin de dayanak noktası ulusal egemenliktir" sözleri ile bu konuya verdiği önemi göstermiştir