milli mücadele sürecinde  diğer ülkelerde yaşanan olayla



Sagot :

Gazeteler Açıldı ve bu gazeteler çok zor şartlarda işlerini yaptı.

Milli mücadelenin gerçekleştiği 1918 -1923 yılları arasında ülke iki başlı bir yönetim tablosu çizmekteydi. İstanbulda işgal kuvvetleriyle işbirliği yapan Osmanlı Hükümeti ve Ankarada ülkenin bağımsızlığı için Kurtuluş Savaşını yürüten TBMM Hükümeti. Bu ikili yapının bir sonucu olarak basın da İstanbul Basını ve Anadolu Basını olarak iki merkezde gruplaşmıştı. Bu iki grup kendi içinde alt gruplara da ayrılıyordu. Bu gruplaşmaların temelinde, işgallere verilen tepkinin olumlu veya olumsuz olması yatmaktaydı.Milli mücadelenin gerçekleştiği 1918 -1923 yılları arasında ülke iki başlı bir yönetim tablosu çizmekteydi. İstanbulda işgal kuvvetleriyle işbirliği yapan Osmanlı Hükümeti ve Ankarada ülkenin bağımsızlığı için Kurtuluş Savaşını yürüten TBMM Hükümeti. Bu ikili yapının bir sonucu olarak basın da İstanbul Basını ve Anadolu Basını olarak iki merkezde gruplaşmıştı. Bu iki grup kendi içinde alt gruplara da ayrılıyordu. Bu gruplaşmaların temelinde, işgallere verilen tepkinin olumlu veya olumsuz olması yatmaktaydı.

View image Aslı55

Birinci Dünya Savaşının sona ermesiyle imzalanan Mondros Mütarekesi İtilaf devletlerinin 
Almanya, Avusturya-Macaristan ve Bulgaristan gibi Türkiye’ye de hiçbir hayat hakkı 
bırakmayacak kadar ağır yükümlülükler getirmeyi düşündüklerini gösteriyordu. Birinci 
Dünya Savaşı sırasında yaptıkları gizli anlaşmalarla Osmanlı topraklarını paylaşan İtilaf 
devletleri Mondros Mütarekesi ile emellerini gerçekleştirecek hukuki dayanağı oluşturmaya 
çaba harcamışlardır. 
Mütarekenin. 7. Maddesine dayanarak ülkenin çeşitli yerlerini işgal etmişler ve önemli 
buldukları noktalara denetim subayları yerleştirmişlerdir 
Mütareke şartlarının yerine getirilmesi amacıyla yapılan faaliyetler üzerine bütün 
Türkiye’de büyük bir kaynaşma meydana gelmişti. Ordu birliklerinin yerlerinin değiştirilmesi 
ve terhisi, askeri malzeme ve silah nakliyatı, yerlerine dönen göçmenler, işgal kuvvetlerinin 
gelişi, Türkiye’de bulunan Alman ve Avusturya asker ve subaylarının sevki, İstanbul ve 
önemli merkezleri devamlı bir hareketliliğe sürüklemişti. Hiçbir yerde düzen kalmamış, savaş
sırasında zaten zayıflamış olan asayiş iyiden iyiye bozulmuştu. Savaş sırasında türeyen 
eşkıyalık her tarafta çoğalmaya başlamış, soygunlar, baskınlar, adam öldürmeler alıp 
yürümüştü. Bütün Karadeniz kıyısı ve Trakya, Rum çetelerinin yuvası olmuştu.