10 tane sesteş olan sözcük



Sagot :

Yazılışları ve söylenişleri aynı, anlamları farklı olan sözcüklere “eş sesli kelimeler (sesteş sözcükler)” denir.

kaz – kaz-
yol – yol-
kan – kan-
kara – kara
bağ – bağ
dal – dal-
saç – saç-
yaz – yaz-
var – var-
düş – düş-
at – at-
it – it-
gül – gül-
kır – kır-
sal – sal-
çay – çay
el – el
iç – iç-


Adresimi hemen bir kenara yaz.
Bu yaz yurtdışına çıkmayı düşünüyorum.

Depodaki bidonlar ağzına kadar dolu.
Bu mevsimde buralarda dolu yağar.

Ben, sizinle gelmek istemiyorum.
Çenesinde küçük bir ben vardı.

Yaralı yolcu, çok kan kaybediyor.
Güler yüzüne, tatlı sözlerine kandım.

Küçücük bir kara parçası için savaş çıkacaktı.
Senin kara gözlerin aklımı başımdan aldı.

Kadının sol eli kapıya sıkışmış.
El sözüne kanıp da yuvanı yıkma.

Düğün evine hangi yoldan gideceğiz?
Sinirinden annesinin saçını yolmuş.

Çiftlikteki atların bakımıyla kim ilgileniyor?
Canı bir şeye sıkıldığında suya taş atar.

Okulunuzda kaç tane bilgisayar var?
Yaylaya gece yarısı varmışlar.

Köylü kadınlar çayın kenarında çamaşır yıkıyorlar.
Yemeğin üzerine bir bardak demli çay iyi gider.

Altınlarını sandığın ine saklamış.
Terli terli buzlu su miş, sonra da hastalanmış.

Küçük bir salla karşı kıyıya geçtik.
Çocuğu hemen bakkala sal, kahve ile şeker alsın.





kaz – kaz-
yol – yol-
kan – kan-
kara – kara
bağ – bağ
dal – dal-
saç – saç-
yaz – yaz-
var – var-
düş – düş-
at – at-
it – it-
gül – gül-
kır – kır-
sal – sal-
çay – çay
el – el
iç – iç-


Adresimi hemen bir kenara yaz.
Bu yaz yurtdışına çıkmayı düşünüyorum.

Depodaki bidonlar ağzına kadar dolu.
Bu mevsimde buralarda dolu yağar.

Ben, sizinle gelmek istemiyorum.
Çenesinde küçük bir ben vardı.

Yaralı yolcu, çok kan kaybediyor.
Güler yüzüne, tatlı sözlerine kandım.

Küçücük bir kara parçası için savaş çıkacaktı.
Senin kara gözlerin aklımı başımdan aldı.

Kadının sol eli kapıya sıkışmış.
El sözüne kanıp da yuvanı yıkma.

Düğün evine hangi yoldan gideceğiz?
Sinirinden annesinin saçını yolmuş.

Çiftlikteki atların bakımıyla kim ilgileniyor?
Canı bir şeye sıkıldığında suya taş atar.

Okulunuzda kaç tane bilgisayar var?
Yaylaya gece yarısı varmışlar.

Köylü kadınlar çayın kenarında çamaşır yıkıyorlar.
Yemeğin üzerine bir bardak demli çay iyi gider.

Altınlarını sandığın ine saklamış.
Terli terli buzlu su miş, sonra da hastalanmış.

Küçük bir salla karşı kıyıya geçtik.
Çocuğu hemen bakkala sal, kahve ile şeker alsın.