istiklal marşının türkçe karşılığı 



Sagot :

İstiklal Marşının Türkçe Anlamı (Günümüz Türkçesi)

Birinci Bent: Bu bentte Türk milletine sesleniliyor. Vatanımızda bir tek insan kalıncaya dek bu vatanı savunacağız. Vatan toprakları üstünde bir tek Türk bile kalsa, bağımsızlığımızı ve bayrağımızı savunacaktır. Bayrağımız dalgalandığı yerden indirilemez, tutsak edilemez, onun için kaygılanma. Bayrak Türk ulusunun yıldızıdır. Bayrağımız her zaman parlayacak ve ulusumuz yaşayacaktır. (Eski bir inanca göre, her insanın bir yıldızı vardır; yıldız parladıkça insan yaşar. Şair burada, bayrağımızı ulusumuzun yıldızı sayıyor.)
İkinci Bent: Bu bentte şair, bayrağa sesleniyor. Ey nazlı bayrağımız, ulusumuza kızıp kaşlarını çatma (Bayrağın hilâli kaşa benzetilmiştir).   Seni gökyüzünde dalgalandırabilmek için ulusumuz çok kan dökmüştür. Eğer kaşlarını çatarsan uğruna dökülen kanlar sana helâl olmaz. Bağımsızlık ulusumuzun hakkıdır. Depodayiz.Com
Üçüncü Bent: Tarih boyunca özgür yaşamış bir ulusum ben; sonsuza dek de özgür yaşayacağım. Beni tutsak edip zincire vurmak isteyenler ancak çılgınlar olabilir. Çünkü tarih boyunca her türlü zulme karşı koymasını bilen; önüne çıkan her engeli kükremiş bir sel gibi çiğneyip geçen bir ulusum.  Bizdeki bağımsızlık aşkı, engin denizlere sığmayacak kadar coşkun ve güçlüdür.
Dördüncü Bent: Bu bentte Batı’nın teknik gücüyle geliştirdiği silahların iman gücü karşısında etkisiz kalacağını belirtilmektedir.
“Uygarlığı temsil ettiği ve uygarlık getireceği propagandası ile Doğu aydınlarını kandıran, Doğuyu tutsak eden ve sömüren Avrupalıların yalancı, vahşi ve sahte uygarlığı anlamında olduğu için uygarlığı bir “canavar” olarak görmektedir. O canavar dilediğince ulusun, bana uğursuzluk getirmeye çalışsın, boşunadır. Çünkü içimdeki imanı, onun uğursuz sesi boğamayacaktır.
Beşinci Bent: 1. Dünya Savaşı’ndan sonra itilaf devletleri Anadolu’yu istilâ ederken olanca vahşetlerini göstermişlerdir. Şair bunu “hayasızca akın” sözüyle dile getiriyor. Türk ulusu bu istilâya karşı çok güç koşullarda direnmiş ve güçlü silâhlara gövdesini siper etmiştir. Tanrının sana kurtuluş için verdiği söz, çok yakın bir gelecekte gerçekleşecektir.
Altıncı Bent: Bastığın yerleri normal bir toprak sanma. Yurt, sıradan bir toprak parçası değildir.O, binlerce şehidin kanları pahasına elde edilmiştir. Bu toprağın altında binlerce şehit yatmaktadır ve sen onların oğlusun.  Atalarını incitme.  Ayrıca ülkemiz eşsiz doğa güzellikleriyle cennet gibidir. Sana dünyaları verseler bile bu güzel vatanını verme.
Yedinci Bent: Herkes, toprağını sıkınca şehit kanı fışkıracak olan bu cennet vatanın uğruna kendini feda eder. Canımı, sevdiklerimi, tüm varımı alsın da Tanrım, yeter ki yaşadığım sürece vatanımdan beni ayrı düşürmesin.www.depodayiz.com
Sekizinci Bent: Tanrım, senden istediğim şu ki; dince kutsal sayılan yerlere (camiler) yabancı eli değmesin. Yurdumun üstünde, dinin temeli olan ezan sesleri sonsuza   dek   işitilsin.   (Ezandaki   şahadet   cümlelerinde Allah’ın birliği ve Hz. Muhammed’in peygamberliği bildirilmektedir. Bunlar ise Müslümanlığın temel inançlarıdır.)Bu Konunun Font Biçimlendirmesi Depodayiz.Com Tarafından Yapılmıştır...
Dokuzuncu Bent: Bu dileklerim yerine geldiği zaman, ölmüş bile olsam, yurdumuzda bir mezar taşım kalmışsa, o bile sana minnetini, şükranını dile getirmek için kendinden geçercesine secde eder. Her yaramın içinden kanlı gözyaşlarım boşanır, akar. Cesedimde sevinç ve mutlulukla dolu bir ruh olarak göklere doğru, sana doğru yükselir ve belki de en yüce katına ulaşır.
Onuncu Bent: Aydınlık, güzel günlerin müjdecisi şafak vakti gibi dalgalan ey şanlı bayrağım! Uğruna döktüğümüz kanların hepsi s