- Sivrisinek vızıldayarak uçarken aslanı görmüş. Arslan da kurum kurum kurumlanıyormuş. Kolay mı bunca hayvanın kralı olmak? Kurumlanır elbette. Sivrisinek arslanın bu kurumuna bozulmuş. Karşısına dikilmiş, elleri belinde meydan okumuş: Ne kurum kurum kurumlanıyorsun? Arslansan arslanlığını bil. Önüne geleni pençelemek, ona buna homurdanıp kükremek de ne oluyormuş? İşte evlerde karılar kocalarına da aynı şeyi yapıyorlar. Arslan mı onlar da şimdi? Senin bu ettiklerin ca- nımıza tak dedi artık. Erkeksen çık karşıma da dövüşelim, bakalım kim kimden yavuzmuş?" demiş. Kanatlarını germiş, iğnesini sivriltmiş, vızıldayarak arslana saldırmış. Arslanın en yumuşak yeri burnu ya, oradan sokmuş iğnesini, şişirmiş. Arslan, sivrisinekten kurtulayım derken pençeleriyle burnunu parçalamış, kan içinde kalmış. Bakmış sivrisinek zorlu, bir şey yapamıyor ona. Tamam sensin, demiş. Sivrisinek, arslanı yen- dim diye bir gönenmiş, bir sevinmiş, sormayın. Başı dönmüş uçarken örümceğin ağına düşmüş. Çabalayıp durmuş, canını kurtaramamış, için için inlerken: "Hey yüce Tanrı'm! Şu işe bak, koskoca arslani pes ettirdim de şimdi şuracıkta bir örüm- ceğin ağında can veriyorum. Hakk'a reva mı şimdi?" demiş. Bu parçada asıl anlatılmak istenen, aşağıdakilerden han- gisidir? A) Tek başına düşündüğü zaman insan kimlere meydan oku- maz? B) İnsanlara hükmetmeye kalkanların çoğu bu dünyada artık yok. C) Kimseden korkmamak için kimseyi korkutmamalıdır. D) Kötülere iyilik etmek, iyilere kötülük etmekle birdir. E) Güçlülerin zayıf yanını bulup onu yenince insanın başı dön- memeli, insan kendi gücünü bilmeli, ona göre davranmalı.​