Bağlı bulunduğu yerde gevşek duruma gelip yerinden oynamak, kımıldamak. Bir şey belli noktasından bir yere bağlı kalmak şartıyla o noktanın iki tarafına aynı doğrultuda ve sürekli olarak gidip gelmek. Salıncak, hamak vb.nde kendini sallamak. "Sallanmak" sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu anlamlarından herhangi biriyle kullanılma- mıştır?

A) Adam işçilere bağırdı: -Haydi sallanmayın, daha taşınması gereken yüzlerce koli var

B) Küçük Selimin süt dişi sallanıyordu, ha düştü ha düşecek.

C) Özellikle erkek çocuklar bahçedeki salıncakta akşama kadar sallanırlardı.

D) Rüzgârda sallanan her başak aydınlık geleceğimizin habercisidir.​