Bir varmış, bir yokmuş. Ağaçların arasında şırıl pırıl akan güzel bir derede kund şarmış. Hani şu marangoz olan kunduzlardan bahsediyorum. Ağaç dallarını ustaca üs baraj kurarlar ya, işte onlardan... Bir gün anne kunduz, yavrularını da alıp karşı derede yaşayan annesini ziyarete düğünde ne görsün! Yabancı bir kunduz gelip onların iki kavak ötesine yerleşmiş. Anr duruma çok içerlemiş. Komşu kunduza çekip gitmesini söylemiş. Komşunun gidece Herkes uykuya dalınca anne kunduz, sessizce yeni komşunun yuvasına gitmis ağaçların bağını çözmüş. Ne olduysa o zaman olmuş. Koca koca odun parçaları yür Bir de barajda biriken sular hücum etmesin mi? Anne kunduz, canını zor kurtarmış Fakat yuvası ve çocukları onun kadar şanslı değilmiş. Yuvası darmadağın olmuş sele kapılmış. Anne kunduz bir yandan çocuklarını kurtarmaya çalışıyor, bir yandan da bağır - Lütfen yardım edin! Yavrularımı sel götürüyor! Komşu kunduz kendisini kısa sürede toparlayıp yardıma koşmuş. Anne kunduz yavruyu da kurtarmışlar. Bu olayı duyan Kral Kunduz şöyle demiş. - Küçük bir haksızlığa uğradığınız zaman, onu gidermek için daha büyük bir haksızlı Best Aşağıdaki soruları metne göre yanıtlayalım. Kunduzlar nerede yaşamaktadır? Yazar, kunduzları hangi meslekle ilişkilendirmiştir? ■ Anne kunduz yuvasından niçin ayrılmıştır? Anne kunduz, komşusunu uzaklaştırmak için nasıl bir pl​