Ne zaman bir antik kent görsem yüzümde hep aynı şaşkınlık ifadesi belirir, zihnime sayısız soru hücum eder. Neden burası seçilmiş? Bunca emek ne için harcanmış? Saklanma, savunma ve beslenmenin büyük rol oynadığı doğru ama ben bütün bir medeniyet yaratma sürecinin günlük telaşını merak etmeden duramıyorum. Kapıkaya'da dolu dolu geçirdiğimiz bir ay boyunca da etrafima hep bu gözle bakmaktan alarnadım kendimi. Kendi adımıza Kapıkaya'nın üstünü örten yorganı kaldırmamız için yılların geçmesi gerekmişti. Oralarda bir yerlerde açılmayı bekleyen örtüyü işaret eden, ok biçiminde bir kahverengi tabelaydı. Tabelanın gösterdiği yolun ucunda, iki tarafı yüksek kayalıklarla çevrili antik kent, bir kartal yuvası gibi güneyi gözlüyordu. İçine sayısız insanın sığabileceği devasa bir mağara, tarım yapmaya uygun teraslar, içi farklı farklı hayvanlarla dolu karaçam ormanı, rahatlıkla tutabileceğiniz küçücük bir kapı şeklinde giriş ve bugün bile dudak uçuklatacak büyüklükte bir yerleşimi ortaya çıkarmaya yetecek bollukta kayalar... Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Yinelemeler B) Nitelik bildiren sözcükler C) Abartma D) Eksiltili cümle E) Kanıtlayıcı anlatım​