Aşağıdaki soruları cevaplarmısınız ​

Aşağıdaki Soruları Cevaplarmısınız class=

Sagot :

Cevap:

1-İdeaların zamandan ve mekandan bağımsız, tümel, mükemmel, mutlak, değişmeyen, ortaya çıkmayan veya yok olmayan fakat yalnızca "var" olan şeyler olduğunu; ancak soyut düşünce yoluyla, saf akıl ile bilinebileceklerini, varoluş halindeki algıyla kavranan her şeyin ve onlara dair bilgimizin nedeni olduklarını söylemiştir.

2-Bilime göre varlık, dış nesnel gerçeklikte var olan her tür olgusal ve edimsel şeydir. Bilim, varlığa realist bir açıyla yaklaşır. Realizme göre, insan zihninden bağımsız olarak bir varlık alanı vardır. Bilim bu görüşü aynen kabul ederek varlığın, dış dünyada nesnel ve edimsel olarak var olduğunu kabul eder.

2-Bilime göre varlık, dış nesnel gerçeklikte var olan her tür olgusal ve edimsel şeydir. Bilim, varlığa realist bir açıyla yaklaşır. Realizme göre, insan zihninden bağımsız olarak bir varlık alanı vardır. Bilim bu görüşü aynen kabul ederek varlığın, dış dünyada nesnel ve edimsel olarak var olduğunu kabul eder.3-Şüphecilik ve dogmatizm bilgi anlayışı arasındaki farkları, temelde bilgiye ulaşma konusunda birbirlerinin tam aksi bir yönde metotlara sahip olmalarıdır. Bu noktada, şüpheciler insan aklı ile kesin bir bilgiye ulaşılamayacağını söyler ve bilgiye ulaşma sürecinin irdelenmesi gerektiğini savunur. Dogmatizm ise önceden elde edilen ve insanları gerçeğe ulaştıracak priori ilkelerden ve bu ilkelerin kesinliğinden bahseder.

2-Bilime göre varlık, dış nesnel gerçeklikte var olan her tür olgusal ve edimsel şeydir. Bilim, varlığa realist bir açıyla yaklaşır. Realizme göre, insan zihninden bağımsız olarak bir varlık alanı vardır. Bilim bu görüşü aynen kabul ederek varlığın, dış dünyada nesnel ve edimsel olarak var olduğunu kabul eder.3-Şüphecilik ve dogmatizm bilgi anlayışı arasındaki farkları, temelde bilgiye ulaşma konusunda birbirlerinin tam aksi bir yönde metotlara sahip olmalarıdır. Bu noktada, şüpheciler insan aklı ile kesin bir bilgiye ulaşılamayacağını söyler ve bilgiye ulaşma sürecinin irdelenmesi gerektiğini savunur. Dogmatizm ise önceden elde edilen ve insanları gerçeğe ulaştıracak priori ilkelerden ve bu ilkelerin kesinliğinden bahseder.Şüpheciler, bilgiden şüphe edilmesi gerektiğini savunur. Çünkü, onlara göre kesin ve doğru bir bilgiye ulaşmak imkansızdır. Şüpheciler, aynı zamanda genel geçer bilgilerin varlığını da reddeder. Şüpheciler, insanların her şeyin ölçücüsü olduğunu savunur ve bilginin göreceği ve değişken olduğunu söyler. En önemli şüpheci filozoflar arasında ise Protagoras ve Descartes yer almaktadır.

2-Bilime göre varlık, dış nesnel gerçeklikte var olan her tür olgusal ve edimsel şeydir. Bilim, varlığa realist bir açıyla yaklaşır. Realizme göre, insan zihninden bağımsız olarak bir varlık alanı vardır. Bilim bu görüşü aynen kabul ederek varlığın, dış dünyada nesnel ve edimsel olarak var olduğunu kabul eder.3-Şüphecilik ve dogmatizm bilgi anlayışı arasındaki farkları, temelde bilgiye ulaşma konusunda birbirlerinin tam aksi bir yönde metotlara sahip olmalarıdır. Bu noktada, şüpheciler insan aklı ile kesin bir bilgiye ulaşılamayacağını söyler ve bilgiye ulaşma sürecinin irdelenmesi gerektiğini savunur. Dogmatizm ise önceden elde edilen ve insanları gerçeğe ulaştıracak priori ilkelerden ve bu ilkelerin kesinliğinden bahseder.Şüpheciler, bilgiden şüphe edilmesi gerektiğini savunur. Çünkü, onlara göre kesin ve doğru bir bilgiye ulaşmak imkansızdır. Şüpheciler, aynı zamanda genel geçer bilgilerin varlığını da reddeder. Şüpheciler, insanların her şeyin ölçücüsü olduğunu savunur ve bilginin göreceği ve değişken olduğunu söyler. En önemli şüpheci filozoflar arasında ise Protagoras ve Descartes yer almaktadır.Dogmatizm ise insan aklının gerçeğe yani değişmez ve varlığı sorgulanamaz bilgilere ve değerlere ulaşılabileceğini savunur. Şüphecilerin aksine, dogmatizm savunucuları genel geçer ve evrensel bilgilerin varlığını kabul etmektedir. Dogmatizmde bilginin tanrıdan geldiği savunulur. En önemli dogmatik filozoflar arasında ise Sokrates, Platon ve Aristotales yer almaktadır.

4-Kant kendi çağını, herşeyin boyun eğmek zorunda olduğu eleştiri çağı olarak tanımlar. Kant'ın eleştirel çalışması sadece nesneyi değil öznenin zihinsel yapısını da aydınlatır. Kant kendi eleştirisini dogmatizm ve kuşkuculuğa yönlendirir.

5-Bilimsel genellemede başvurulan bir diğer genelleme tipi hipotezdir. Hipotezi, gözlem ve deney sonuçlarıyla yeterince doğrulanmış olan genelleme tipinden, yani yasadan ayıran temel özellik, henüz ya tümüyle ya da yeterince doğrulanmamış olmasıdır.

6-Özgürlük, insanların iradesiyle gerçekleştirdikleri ve arzuladıkları şeyi yapmasıdır. Sorumluluk ise insanların yapmak zorunda oldukları ve yapmadıkları ceza aldıkları şeylerdir. Özgürlükte ise bir işin yapılmadığı zaman cezaya gerekmez. Bu nedenle özgürlük ve sorumluluk birbirinden ayrılır.

8-Din Felsefesi

》Din felsefesi, din kavramını konu edinen bir felsefe dalıdır. Herhangi bir dinin felsefesi değildir. Belirli bir dini değil "din" denilen olguyu ele alır.

 

Din felsefesi, dinin temel iddiaları hakkında rasyonel, kapsamlı ve tutarlı bir şekilde düşünüp "dinin doğası, özü, değeri" hakkında fikir yürütür. Yani dini, düşünme konusu yapar.

Din felsefesi dini tanımlamaya, açıklamaya ve anlamlandırmaya, dinsel kavramların ve davranış biçimlerinin felsefi temeli üzerinde savunmaya ya da eleştirmeye, dinlerin kullandığı dili çözümlemeye yönelik felsefe araştırmalarından meydana gelir.

Kutsallık, tanrı, kurtuluş, ibadet, kurban, dua, vahiy, ayin ve sembol gibi dinler tarihinin temel konularını analiz eden din felsefesi; dinin, dini tecrübenin ve onun ifadesinin doğasını belirler.

Din felsefesi yapmak demek, dinin temel iddiaları hakkında rasyonel, objektif, kapsamlı ve tutarlı bir biçimde düşünmektir.

》Teoloji ;Tanrıbilim demektir. Dinbilim anlamında da kullanılır. Teoloji (ilahiyat) belirli bir dini konu edinir; amacı dini temellendirmek ve açıklamak, böylece inananların inançlarını güçlendirmek ve bu dine ait problemleri çözmektir

▪︎Aralarındaki Fark

Teoloji, doğrudan doğruya inanca dayanır. Dini yargıları sorgulamaz, bu yönüyle dogmatiktir. Din felsefesi ise nesnel olmayı ve sorgulamayı temel alır.

Teoloji belirli bir dini ve bu dine ait problemleri ele alır. Dolayısıyla Yahudi teolojisinden, Hristiyan teolojisinden söz edilebilir fakat din felsefesi din olgusunun kendisini konu edinir.

Teolojinin dinsel inanışları pekiştirme ve güçlendirme gibi bir çabası varken, din felsefesi inanma eylemini bile başlı başına sorgular. 

9-Teizm ya da tanrıcılık, tanrı veya tanrıların var olduğu inancıdır. Teizm inanışına göre tanrılar din gönderebilir veya insanların yaşadığı Dünya'ya etki eden olaylara sebep olabilir.

10-Devlet, ortak iyiyi ve genel iradeyi temsil etmeye çalışır. Fakat hükûmet ise belli ideolojileri temsil eder.

11-İdealizm bir felsefe öğretisi olarak nesneleri ve olayları düşünceye öncelik vererek acıklar.Başka türlü söylersek,bir yanıyla Maddecilik bir yanıyla da Gerçekçilik öğretilerinin karşıtı olaraki idealizm insanıinsanı düşüncesinden bağımsız bir nesnelerdünyasının ya da bağımsız gerçekliğin olmadığını ileri sürer.İlk büyük idealist filozof Platondur.Ona göre nesneler dünyası idealarla yani düşüncelerle ve kavramlarla zihinsel olarak algılanır.Platon felsefesi bir yönüyle gerçekçi ,bir yönüyle idealisttir ve bunu ideal devlet anlayışına yansıtmıştır.

12-doğadaki sanatçının yaptığı özel resimdir. Doğanın kendisinde var olan izlenimleri taklit eden sanatçı aynı zamanda doğanın güzelliğini de anlatmış olur.

13-Sanat Eserinde Olması Gerekenler

  • Öznellik.
  • Biriciklik.
  • Özgünlük.
  • Estetiklik.
  • Ölçülülük (Oran ve Simetri)
  • Kalıcılık.
  • Yerellik – Evrensellik.

.........................

Açıklama:

☆ iyi dersler ☆

*En iyi seçermisin*