Eskişehirle alakalı kısa öz bilgilendirici metin yazar mısınız başka yerlerden almayın görüyorum boş cevap bildirilecek

Sagot :

Eskişehir, sakinlerinin şehirlerine bağlılığı ile nam salmış, nedenini şehre ayak basar basmaz anladığınız ve ayrılırken de yüzünüzü siyah kırmızıya boyamak isteği duyduğunuz cinsten bir yer. Birçok insana göre yaşam kalitesi ve kültürü ile ülkemizin en Avrupai yeri. Ankaralıların bile hafta sonu gezmeye ya da sadece bir geceliğine eğlenmek için geldiği gençlik ve moral aşısı memleket. Bırakın Ankara’yı İstanbul’dan bile hafta sonu takılmak için Eskişehir’e giden çok. Daha burada size ballandıra ballandıra anlatırdık ama burada yapılmışı zaten var: Eskişehir Nasıl Bir Yer

Odunpazarı

Odunpazarı’nın adını bu kadar duyurabilmesinin en önemli sebeplerinden biri UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan bölgelerden biri olması. Peki neden böyle bir listeye dahil edilmiş? Öncelikle Odunpazarı Tarihi Kent Merkezi Selçuklu, Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ayrı ayrı dönemlerini yansıtan bir sürü eser var. Bunlardan bazıları yapımı 1271’li yıllara dayanan Alaaddin Camii, 1525’te yapılmış Kurşunlu Külliyesi ve 13. Yüzyılda yapılmış Hacı Hasan Camii. Bu tarihe ışık tutan eserler dışında Odunpazarı’nın evleri epey meşhur. Çünkü bu evler Osmanlı Dönemi’ndeki evleri yansıtıyor ve mimarileri de biraz ilgili olanı kendine çekiveriyor. Evlerin büyük bir kısmı günümüze kadar restore edilmiş olsa da olabildiğince aslına uygun yenilenmişler. Odunpazarı Kent Merkezi’ni Eskişehir’in diğer yerlerinden ayıran başka özellikler de var; mesela Eskişehir’de yerleşilen ilk alan olması ve şehirdeki alışılmış düz yapının aksine nispeten eğimli bir yapıya sahip olması. Geleneksel türk-osmanlı mimarisini yakından inceleyebileceğiniz, açık hava rahatça gezebileceğiniz bir yer Odunpazarı ve evleri sokakları kesinlikle görülmeye değer. Aşağıda sırasıyla bahsedeceğimiz Balmumu ve Cam müzeleri & çarşılar da Odunpazarı bölgesinde yer alıyorlar. Hepsini paket bir tur olarak düşünebilirsiniz.

Çağdaş Cam Sanatları Müzesi

Eskişehir’in Odunpazarı semtinde üç yan yana evi yeniden dekore edip, 2007 yılında Türkiye’nin ilk Çağdaş Cam Sanatları Müzesi’ni açmışlar. Hem yerli hem yabancı sanatçıların eserlerine rastlayabileceğiniz bu serginin içinde aynı zamanda nasıl cam işlendiğinin anlatıldığı bir seyir salonu var. Gitmişken mutlaka biraz izlemenizi önerebiliriz bizim çok ilgimizi çekti. Giden hemen herkes hayran kalmış. Eskişehir’e gittiyseniz mutlaka görülmesi gerekenler arasına girer sanki.

Kurtuluş Müzesi

Zaten Odunpazarı’na gidecekseniz, buraya da bir uğrayın deriz. Kurtuluş Müzesi çok da büyük değil ve 29 Ekim 2016’da açılmış, yani çok yeni. Klasik müze anlayışı dışına çıkıp içinde tarihi eşyalar sergilemek yerine Kurtuluş Savaşı’nı dokümantasyon şeklinde anlatıyor. İzleme fırsatı bulanlar Kurtuluş belgeselini oldukça sade ama öğretici bulmuş. Çok zamanınızı almaz ve pahalı da değil, görmeye değer bir yer.

Atlıhan El Sanatları Çarşısı

Bu çarşı 2005 yılında Odunpazarı Belediyesi’nin açtığı, en büyük amacı Eskişehir diyince akla gelen lüle taşını daha fazla tanıtmaya, göstermeye ve satmaya çalışmak. İçinde birçok el sanatının nasıl üretildiğine dair bilgiler bulabileceğiniz, inceleyebileceğiniz ve satın alabileceğiniz atölyeler var. Eskişehir’in ekonomisine katkıda bulunmak için yapılmış aslında basitçe, meraklısı da yok değil. Hediyelik eşya almak isterseniz çok güzel çeşitler bulabilirsiniz. Yine buraya yakın Nallıhan Lületaşı Çarşısı var ve orda da aynı şekilde lületaşı başta olmak üzere bir sürü nesneye, takıya ve hediyelik eşyaya rastlayabilirsiniz.

Sazova Parkı

Çok geniş bir alana yayılmış, Disneyland’ı anımsatan park. İçinde korsan gemisi, sualtı dünyası, masal şatosu gibi bilimum şey bulunan, çocukları eğlendirmeyi büyükleri de çocuklaştırmayı başaran bir kompleks olmuş. Ayrıca bir de bilim-deney merkezi, uzay merkezi, akvaryum ve miniatürk var bu koca alanda. Her ne kadar türünün Türkiye’deki tek örneği olsa da fiyatları uçurmamışlar gayet uygun. Çocuğunuz varsa zaten hiç düşünmeden gidin, ama yoksa da bi görmeye değer deriz. Özellikle havalar da güzelse tadından yenmez.

Kent Park

Bol oksijenli, bol yeşillikli Eskişehir Şehirlerarası Otobüs terminalinin tam karşısındaki Türkiye’nin ilk yapay plajı! Gerçek denizkumu kullanılarak yapılmış bir plajdan söz ediyoruz. Oldukça geniş bir alana yayılmış, Eskişehir gibi birçok parka sahip bir şehirin bile en gözdelerinden biri. İçinde açık yüzme havuzu, yemek yiyebileceğiniz bir sürü kafe, ata binme eğitimi alabileceğiniz bir alan ve çocuklar için bir sürü oyun yeri var. 10.00 – 18.00 arası açık

Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi

Madame Tussauds’ya benzer Türkiye’deki ilk örnek Eskişehir’deki Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi. Eskişehir’in Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in bizzat heykelleri yapıp sergiye koyduğu, 2003 yılında açılmış bir müze burası. Yerli, yabancı birçok artist ve devlet adamı olmak üzere 160 kişinin balmumu heykeli var. Balmumu heykeller yapmak gerçekten çok emek isteyen ve saygı duyulası bir iş, ülkemizde örneği olması da tabiki çok güzel. Fakat gidenlerin yorumlarını göz önünde bulundurarak birçok kişinin hayal kırıklığına uğradığını söylememiz yanlış olmaz sanırız. Yine de beğenenler yok değil, o yüzden Odunpazarı semtine yolunuz düşerse belki bir şans vermek istersiniz. Pazartesi hariç hergün 10.00-12.00 ve 14.00-17.00 saatleri arasında açık.

Kurtuluş Müzesi

Zaten Odunpazarı’na gidecekseniz, buraya da bir uğrayın deriz. Kurtuluş Müzesi çok da büyük değil ve 29 Ekim 2016’da açılmış, yani çok yeni. Klasik müze anlayışı dışına çıkıp içinde tarihi eşyalar sergilemek yerine Kurtuluş Savaşı’nı dokümantasyon şeklinde anlatıyor. İzleme fırsatı bulanlar Kurtuluş belgeselini oldukça sade ama öğretici bulmuş. Çok zamanınızı almaz ve pahalı da değil, görmeye değer bir yer. Konum için tıklayın. Haritada 11 numara.

Atlıhan El Sanatları Çarşısı

Bu çarşı 2005 yılında Odunpazarı Belediyesi’nin açtığı, en büyük amacı Eskişehir diyince akla gelen lüle taşını daha fazla tanıtmaya, göstermeye ve satmaya çalışmak. İçinde birçok el sanatının nasıl üretildiğine dair bilgiler bulabileceğiniz, inceleyebileceğiniz ve satın alabileceğiniz atölyeler var. Eskişehir’in ekonomisine katkıda bulunmak için yapılmış aslında basitçe, meraklısı da yok değil. Hediyelik eşya almak isterseniz çok güzel çeşitler bulabilirsiniz. Yine buraya yakın Nallıhan Lületaşı Çarşısı var ve orda da aynı şekilde lületaşı başta olmak üzere bir sürü nesneye, takıya ve hediyelik eşyaya rastlayabilirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 12 numara.

Sazova Parkı

Çok geniş bir alana yayılmış, Disneyland’ı anımsatan park. İçinde korsan gemisi, sualtı dünyası, masal şatosu gibi bilimum şey bulunan, çocukları eğlendirmeyi büyükleri de çocuklaştırmayı başaran bir kompleks olmuş. Ayrıca bir de bilim-deney merkezi, uzay merkezi, akvaryum ve miniatürk var bu koca alanda. Her ne kadar türünün Türkiye’deki tek örneği olsa da fiyatları uçurmamışlar gayet uygun. Çocuğunuz varsa zaten hiç düşünmeden gidin, ama yoksa da bi görmeye değer deriz. Özellikle havalar da güzelse tadından yenmez.

Adres: Sazova Mahallesi Ulusal Egemenlik Bulvarı No:209 Eskişehir Tel: 02222115500 Konum için tıklayın. Haritada 7 numara.

Kent Park

Bol oksijenli, bol yeşillikli Eskişehir Şehirlerarası Otobüs terminalinin tam karşısındaki Türkiye’nin ilk yapay plajı! Gerçek denizkumu kullanılarak yapılmış bir plajdan söz ediyoruz. Oldukça geniş bir alana yayılmış, Eskişehir gibi birçok parka sahip bir şehirin bile en gözdelerinden biri. İçinde açık yüzme havuzu, yemek yiyebileceğiniz bir sürü kafe, ata binme eğitimi alabileceğiniz bir alan ve çocuklar için bir sürü oyun yeri var. 10.00 – 18.00 arası açık.

Şelale Park

Geniş bir alana yayılmış yemyeşil bir park. Eskişehir’in en büyük şelalesi burada. Onun dışında çocukların keyifli vakit geçirebileceği yerler, ahşap bir yel değirmeni ve mini bir amfitiyatro var. Güzel Eskişehir manzarası karşısında kahvaltı keyfi yapabileceğiniz bir restaurantı da var, adı Şelale Park Cafe&Restaurant. Açıkbüfe kahvaltısı ve çiğböreği tam not almış, onun dışında servis de iyiymiş. Park yeri sıkıntısı da yok. Restoranın bilgileri aşağıda.

Porsuk Çayı ve Adalar

Porsuk Çayı Eskişehir’in ortasından boylu boyunca geçen, Sakarya Irmağı’nın kollarından biri olan çay. Eskişehir denince akla gelen ilk birkaç şeyden biri Porsuk. Porsuk’u çevreleyen Atatürk Caddesi ve Köprübaşı köprülerinin arasında kalan bölgeye Adalar denilmiş ve Adalar Eskişehir’in en cıvıl cıvıl bölgelerinden. Çok fazla restoran, kafe ve aktivite bulunan Adalar Bölgesi, Eskişehir’in öğrencilerle dolu gece hayatına cuk oturmuş bir yer yani. Hele de güneşli sımsıcak bir havada çayın etrafında gezmek gibisi yok, ama yetmez bir de içinde gezeyim diyorsanız Porsuk Çayı’nda turtistik tekneler ve gondollar oluyor. Haritada

Haller Gençlik Merkezi

2000 yılına kadar meyve-sebze hali olarak kullanılan bina restore edilip gençlik merkezine çevrilmiş ve şimdi onun dışında içinde birçok cafe-restoran barındırıyor. Çok hoş nostaljik ve otantik bir havası var. Tam kahvenizi içip sohbet edilesi bir yer. Eskişehir’li Evde Yoklar mutlaka ama mutlaka Haller Gençlik Merkezi’nin içindeki Mazlumlar Muhallebicisi’ne gidilmeli diyorlar, bizden söylemesi

Eskişehir ETİ Arkeoloji Müzesi

Eskişehir ETİ Arkeoloji Müzesi, Türkiye’de özel sektör desteğiyle kurulan ilk müze. Aslında halihazırda Eskişehir’in 1974’ten beri bir arkeoloji müzesi varmış fakat müze binasının zamanla yetersiz kalması nedeniyle 2001’de ziyarete kapanmış ve yeniden inşaa ve ziyarete açılma süreci uzadıkça uzamaya başlamış. Bunun üzerine 2007 yılında müze inşaatı sponsorluğunu ETİ Şirketler Grubu üstlenmiş. 2010’da yaklaşık 4000 metrekarelik bir alana yayılan yeni binanın inşaatı tamamlanmış ve 2011’de halka açılmış. İçinde Neolitik, Kalkolitik, Tunç, Hitit, Frig, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden derlenmiş 2.000 kadar eser sergileniyor. Fakat 20.500 kadar eser de depoda duruyor. Müzedeki en özel eserlerden biri, yaklaşık 4000 yıl önceden kalma, Eskişehir ile Mezopotamya arasındaki ticari ilişkilerin kanıtı, dünyadaki ilk lületaşı mühür. Ziyaret Saatleri: Her gün, Nisan-Ekim 08:00 – 19:00, Kasım-Mart 08:00 – 17:00 Müzekart geçerli

Eskişehir Tarihi

Milattan önce 14. Yüzyılda Eskişehir’in ilk ev sahipleri kocaman bir devlet kurup burayı merkez yapan Hititler olmuş. Sonralarda Frigler, Lidyalılar ve Persler de Eskişehir’i mesken tutmuş. Frigler döneminde Eskişehir’in ismi Dorylaion’muş ve bu isimle de tanınmış uzunca bir süre.

Sırasıyla Roma ve Bizans İmparatorlukları’nı da topraklarında misafir eden Eskişehir, 1074 yılında Selçuklu Devleti’nin hakimiyetine girmiş ve o sıralar adı Sultanönü’ymüş. Hala da şehirde Selçuklu dönemine dair bir sürü iz bulunuyormuş. Neredeyse 200 yıllık bir süreden sonra Selçuklu Sırasıyla Roma ve Bizans İmparatorlukları’nı da topraklarında misafir eden Eskişehir, 1074 yılında Selçuklu Devleti’nin hakimiyetine girmiş ve o sıralar adı Sultanönü’ymüş. Hala da şehirde Selçuklu dönemine dair bir sürü iz bulunuyormuş. Neredeyse 200 yıllık bir süreden sonra Selçuklu egemenliğinden çıkıp Osmanlı’nın olmuş Eskişehir. O dönemden sonra kısa süreler Karamanlılar’ın, İngilizlerin işgaline uğrasa da çok sürmeden yeniden Osmanlı hakimiyeti altına girebilmiş.egemenliğinden çıkıp Osmanlı’nın olmuş Eskişehir. O dönemden sonra kısa süreler Karamanlılar’ın, İngilizlerin işgaline uğrasa da çok sürmeden yeniden Osmanlı hakimiyeti altına girebilmiş.

Kurtuluş Savaşı dönemi ve cumhuriyetin ilanında da büyük rol oynayan Eskişehir, savaş yılları boyunca oldukça tahribata uğrasa da çok kez yenilenerek ayakta kalmayı başarmış bir şehrimiz.

View image Аноним
View image Аноним
View image Аноним
View image Аноним
View image Аноним