Nasıl başlasam bilemedim. Şunu vurgulamak isterim ki her insan birbirinden farklıdır. Müzik zevkleri, ilgi alanları, zihninin işleyiş biçimi, karakteri, siyasi görüşleri ve hatta parmak izi bile farklıdır her insanın. Hani genelde bahseder ya insanlar, "ben böyle se.vi.yor.um, böyle is.tiy.o.ru.m" işte bu cümledeki "böyle" kelimesi bile bu farklılığı çok iyi açıklıyor.
İnsanları mutlu etmenin tek yolu onların suyuna gitmektir nasıl olduğunun bir önemi olmaksızın. Devletlerin başlarındaki insanların ülkesindeki her insanı mutlu edemez. Şöyle ki, eğer mutlu etselerdi kullanılan bütün oylar ona ait olurdu. Kim başa geçerse geçsin muhakkak ki bir memnuniyetsizlik vs. isteksizlik olacaktır illa ki. Ya tuttuğu partiden değildir, ya kaşı gözü güzel değildir, ya konuşmayı bilmiyordur, ya samimi gelmiyordur... Sonuç olarak başa kim gelirse gelsin eğer usulsüzlük yapmıyorsa onu savunmamız gerekir. Onun da amacı eğer ülkenin varlığını devam ettirmek, neslini sürdürmekse o yolda beraber yürünür.
Son olarak şunu söylemek is.t..eri.m ki, nasıl bir yönetim olursa olsun, nasıl kurallar olursa olsun hep karşı çıkmak ist.e.yenler olacaktır. Hiçbir devlet lideri, devlet başına tek bir ülke olarak geçemedi. Hem konulan kurallara ve yasalara mecburen uymak zorundayız mutlu olsak da olmasak da. Her insanın amacı, is.te.kl.eri farklı olduğu için de herkesin suyuna gidilemez. Aslolan, olması gereken ise yukarıdaki paragrafta anlattığımdır.
Alıntı Yoktur.
İyi Ödevler.
