I abzasdakı məlumatlardan istifadə etməklə "Bumeranq effekti ifadəsi ilə bağlı kiçik bir hekayə yazın. Hekayəni uyğun gələn atalar sözlari ilə zənginləşdirin.
Bir bumerangın ne olduğu, belki de herkes tarafından bilinir. Bu, belirli bir mesafe uçtuktan sonra geri dönme yeteneğine sahip bir fırlatma silahıdır. İlginçtir ki, aynı etki hayatımızda sürekli olarak eylem, düşünce ve duygularımızda kendini gösterir. Eski sözler bize bunu biraz alegorik olarak da olsa, "ne ekersen, biçersin" ve İncil'den bazı pasajlar anlatır. Bu sözler bir sebepten dolayı hayatımıza girdi: Bize doğru kararları söylüyorlar.
Bumerang etkisi nedir? Özü, her insanın her gün düzinelerce bumerang atmasıdır. Bunlar, birisine söylediği sözler, eylemleri, düşünceleri ve duygularıdır. Ve geri dönecekler ve bazen dönüşleri birkaç kat daha güçlü. "Üç kat daha fazla geri döneceği" genel olarak kabul edilir, ancak bu oldukça öznel bir yargıdır. Ama en azından dünyaya ne gönderirsen, Hayatımızda her zaman geri döner, ancak bugün veya bir yıl içinde çok önemli değil.
İşte ve bakın: Evrene neşeli, iyi bir şey gönderirseniz, yakında maddi veya manevi olsun, iyi bir şey alacaksınız. Gönderdiğiniz bumerang öfke, küskünlük, kötü eylem, başka birinin duygularını inciten kötü sözler ise, o zaman misilleme bir kader darbesi bekleyin.
Bu yasa nasıl tezahür eder?
♧Hayal etmek: caddede yürüyorsunuz ve bir adam yola düştü, kaydı ve görünüşe göre bacağını yaraladı. Şimdi geçebilirsiniz: genel olarak, bu nedenle hayatta başınıza kötü bir şey gelmesi pek olası değildir. Ancak, bir süre sonra sizin de yardıma ihtiyacınız olabilir ve o zaman çoğu kişi reddedecektir. Durumları birbirine bağlayamazsınız bile: sonuçta bir kişi yola düştü ve diyelim ki maaşınız bir ay ertelendi. Ancak ilk durumda, kayıtsızca geçtiniz ve ikincisinde, tanıdıklar probleminizden kayıtsızca geçecekti.
Bir kişiye yardım ederseniz, o zaman her yerden iyilik beklenebilir. Sadece bumerangın geri dönüşü olan "ödül" beklentisine takılmamak önemlidir.
Amerikalı yazar (- Joe hayat) çok ilginç bir hikaye var Kendi hayatı... Genel olarak kitabında anladığını yazıyor: Bir şeyi almak istiyorsan onu vermeyi öğrenmelisin. Ve durum şöyle anlatılıyor: Uzak geçmişte, hiç parası olmadığında kendini korkunç bir durumda buldu. Sabah dükkana gitti: o 4 dolar evde toplayabildiği şeyler sadece süt ve ekmek için yeterliydi. Hiç umut yoktu.
Çaresizlik içinde bakkaliye almaya gitti, ama kavşakta hayatın daha da üzücü bir resmini gördü: Bir karı koca ve çocuk bitkin, yolun kenarında duruyor, paraları olmadığını söyleyen küçük bir posterle yolun kenarında duruyor, iş yok, barınma yok (bunlar ülkede zor zamanlardı) ve en azından biraz yardım istiyorlar. Aile, kendilerini empoze etmemek için kimseye yaklaşmadı.
Kitabın yazarı çok çelişkili duygular yaşadı. Kendisi neredeyse açlıkla tehdit edildi, ancak çocuklu fakir bir ailenin görüntüsü onu özünden sarstı: hayattaki biri daha şanssızdı. o paramın yarısını verdi ailenin babası, sadece ekmek için ayrılıyor.
Dükkandan eve dönerken yerde yatan bir şey fark etti. Bunlar 20 dolar .
Hikaye çok etkileyici ve kurgu değil. O zamandan beri yazar bumerang yasasını düşünmüş, kendi yararına kullanmış ve başkalarına da öğretmiştir.
Yasanın matematiksel kesinlikle çalışmadığını anlamak önemlidir. Hırsız öldürülebilir - ondan çalınması gerekmez. Bir katil, fakir, reddedilmiş ve derinden mutsuzken 100 yıla kadar uzun bir hayat yaşayabilir. Doğru olan bir şey var: İyilik verirsen iyilik alırsın, kötülük verirsen bela alırsın. Ve bumerangınız hem hemen hem de yıllar içinde geri dönebilir. Bunu hem iyilik yaptığınızda hem de birini kötü yaptığınızda anlamak önemlidir.
"Geri dönüşün" büyük olasılıkla farklı koşullar altında başka bir kişiden gelmesi de ilginçtir. Evrenin harika bir döngüsü, hayata harika bir hediye ve iyi bir şekilde desteklenmesi gerekiyordur.
Thank you for visiting our website wich cover about Türkçe. We hope the information provided has been useful to you. Feel free to contact us if you have any questions or need further assistance. See you next time and dont miss to bookmark.
