"Çukurdaki tarlayı biçiyorduk. Tarla kasabaya giden yolun kıyısında idi. Yoldan geçen davar-mal girmesin diye taşını ayıklayıp bir yığma duvar çekmiştik. Duvarın üzerini zamanla karamuklar, kuşburnular, yaban gülleri sardı. Bir- kaç bodur meşe, alıç ağaçları, üst başta bir iri ahlat ve rahmetli babamın diktiği o yalnız kavak. Öteki ağaçlar zaten susuz da yetişir ya, bu kavak burada nasıl yeşermişti acaba? Dediklerine göre babam uzun bir zaman tâ aşağı- daki dereden katır sırtında su taşıyıp durmuş. Cenab-ı Hak rahmetini esirgemedi bizden; ekinler iyi, neredeyse bele vuracak. Güneş tepemize dikilmiş, Sarısıcak bastırıyor, temmuzu ağustosa bağlayan günler. Ev halkına ilaveten komşu kadınlardan birka- çı orak işinde bize yardıma gelmişlerdi. Oğlan yarımşar saat arayla katırı getiriyor, bağladığım sapları birlikte yüklüyoruz. Katır patika yoldan yokuşa vurduğunda biraz soluklanıp ardı sıra" Buradaki tüm isim tamlamalarını bulabilirmisiniz?​