göz kırmak sözlük anlam ve cümlede kullanın.


Günün Son sorusu?



Bay! ​


Sagot :

Türkçe anlamı bilinmeyen veya ilk defa duyulan kelimelerin anlamı genellikle Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde aranmaktadır. TDK'da binlerce kelimenin yanı sıra Türkçede önemli atasözleri ve deyimleri de bulunmaktadır. Peki Göz kırpmak sözü TDK’ya göre doğru anlamı nedir? Göz kırpmak sözünün doğru kullanımı ve yazılışı nasıldır? Göz kırpmak sözünün kökeni nedir? Göz kırpmak doğru kullanımı ve yazılışı nasıldır? Göz kırpmak sözüne dair Türk Dil Kurumu sözlüğünde yer alan bilgiler...

Göz kırpmak TDK Sözlükte 4 anlama gelmektedir.

Göz kırpmak ne demek? Sözlük anlamı nedir?

1. göz kapağını kapayıp açmak

Örnek Cümleler:

Hem gülüyor hem sık sık bana kaçamak bakışlarla bakıyor, muziplikle göz kırpıyor. - Adalet Ağaoğlu

2. başkasına söylediklerinin doğru olmadığını anlatmak için, yanında bulunan kimseye gözünü kapayıp açmak

Örnek Cümleler:

İki sahilde pencerelerden damla damla taşan ışıklar güzel aydedeye göz kırpmakta yıldızlarla rekabet ediyor sanılır. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

3. eğilimini göstermek (mecaz)

4. ilgilenmek (mecaz)

Göz kırpmak doğru yazılışı ve kullanımı nasıl?

Göz kırpmak

İçinde Göz kırpmak geçen atasözü ve deyimler:

... gözüyle bakmak

göz (veya gözünün) kuyruğuyla bakmak

göz (veya gözünün) ucuyla bakmak

göz açamamak

göz açıp kapayıncaya kadar

göz açtırmamak

göz alabildiğine

göz ardı etmek

göz atmak

gözaydına gelmek

gözaydına gitmek

gözaydın etmek

göz boyamak

göz değmek

gözden (veya gözünden) düşmek

gözden (veya gözünden) kaçırmak

gözden (veya gözünden) kaçmak

gözden (veya gözünden) sürmeyi çalmak (veya çekmek)

gözden çıkarmak

gözden geçirmek

gözden gönülden çıkarmak

gözden ırak olan gönülden de ırak olur

gözden ırak tutmak

gözden ırak tutulmak

gözden kaybetmek

gözden kaybolmak

gözden nihan olmak

gözden uzaklaşmak

gözden uzak tutmak

göz dikmek

göz doldurmak

göz doyurmak

göze almak

göze batmak

göze çarpmak

göze diken olmak

göze gelmek

göze girmek

göze görünmek

göze görünmemek

göz etmek

göze yasak olmaz

göz gezdirmek

göz gördüğünü ister

göz göre göre

göz görmeyince gönül katlanır

göz görür, gönül katlanır

göz gözü görmemek

göz kamaştırmak (veya almak)

göz kaş süzmek

göz kesilmek

göz kırpmadan

göz kırpmamak

göz koymak

göz kulak olmak

gözle görülür, elle tutulur hâle gelmek

gözleri bayılmak

gözleri berraklaşmak

gözleri buğulanmak (veya bulutlanmak)

gözleri çakmak çakmak (olmak)

gözleri çivilenmek

gözleri çukura gitmek (veya kaçmak)

gözleri dolmak (veya dolu dolu olmak)

gözleri dönmek

gözleri fıldır fıldır etmek

gözleri fıldır fıldır olmak

gözleri ışıklı (olmak)

gözleri kan çanağına dönmek (veya kanlanmak)

gözleri kapanmak

gözlerinden okumak

gözlerinde şimşek çakmak

gözlerine inanamamak

gözlerine mil çekmek

gözlerini bayıltmak

gözlerini belertmek

gözlerini bitirmek

gözlerini devirmek

gözlerini fal taşı gibi açmak

gözlerini kaçırmak

gözlerinin içi gülmek

gözlerinin içine kadar kızarmak

gözleri parlamak (veya parıldamak)

gözleri sulanmak

gözleri süzülmek

gözleri şıldır şıldır dönmek

gözleri takılıp kalmak

gözleri velfecri okumak

gözleri yaşarmak

gözleri yuvalarından (veya evinden) fırlamak (veya uğramak)

gözle yemek

göz süzmek

göz ucuyla görmek

göz ucuyla süzmek

gözü (veya gözleri) (bir şeyde veya bir şeyin üzerinde) olmak

gözü (veya gözleri) açılmak

gözü (veya gözleri) dönmek

gözü (veya gözleri) kamaşmak

gözü (veya gözleri) kararmak

gözü (veya gözleri) kaymak (veya kaçmak)

gözü (veya gözleri) okşamak

gözü (veya gözleri) takılmak

gözü (veya gözleri) üstünde kalmak

gözü akmak

gözü alışmak

gözü almamak

gözü arkada kalmak

gözü bulanmak

gözü büyükte olmak

gözü çıkasıca

gözü dalmak

gözü değmek

gözü doymak

gözü dönesi

gözü dumanlanmak

gözü dünyayı görmemek

gözü gibi sakınmak (veya saklamak veya esirgemek)

gözü gibi sevmek

gözü gitmek

gözü gönlü açılmak

gözü görmemek

gözü görmez olmak

gözü göz değil

gözü hiçbir şey görmemek

gözü ısırmak

gözü ilişmek

gözü kalmak

gözü kesmek

gözü kesmemek

gözü kızmak

gözü korkmak

gözü kör olsun

gözüm!

gözüm çıksın (veya kör olsun)

gözüm görmesin

gözün ... görsün

gözün aydın!

gözünde

gözünde (veya gözlerinde) şimşek (veya şimşekler) çakmak

gözünde büyümek

gözünde büyütmek

gözünden (veya gözlerinden) uyku akmak

gözünden (veya gözlerinden) yaş (veya yaşlar) boşanmak

gözünden kıskanmak

gözünde olmamak

gözünde tütmek

gözüne (veya gözlerine) bakmak

gözüne batmak

gözüne çarpmak

gözüne diken olmak

gözüne dizine dursun

gözüne girmek

gözüne hiçbir şey görünmemek

gözüne ilişmek

gözüne karasu inmek

gözüne kestirmek

gözüne sokmak

gözüne uyku girmemek

gözünü ... hırsı bürümek

gözünü (veya gözlerini) açmak

gözünü (veya gözlerini) dikmek

gözünü (veya gözlerini) duman bürümek

gözünü (veya gözlerini) kan bürümek

gözünü (veya gözlerini) kapamak

gözünü (veya gözlerini) kırpmadan

gözünü (veya gözlerini) oymak

gözünü açmak

gözünü açmak

gözünü açmak

gözünü ağartmak

gözünü alamamak

gözünü almak

gözünü ayırmamak

gözünü bağlamak

gözünü çıkarmak

gözünü daldan budaktan (veya çöpten) esirgememek (veya sakınmamak)

gözünü doyurmak

gözünü dört açmak

gözünü gözüne dikmek

gözünü hırs bürümek

gözünü karartmak

gözünü kin bürümek

gözünü korkutmak

gözünün (veya gözlerinin) içine bakmak

gözünün bebeği gibi sevmek

gözünün çapağını silmeden

gözünün içine baka baka

gözünün önüne gelmek

gözünün önünü görmemek

gözünün üstünde kaşın var dememek

gözünün yaşına bakmamak

gözünü sevda (veya aşk) bürümek

gözünü sevdiğim

gözünü seveyim

gözünü toprak doyursun

gözünü üstünden ayırmamak

gözünü yıldırmak

gözünü yummak

gözünü yummak

gözü olmak

gözü olmamak

gözü sönmek

gözü su içmemek

gözü tanede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz

gözü toprağa bakmak

gözü tutmak

gözü uyku tutmamak

gözü yememek

gözü yılmak

gözüyle (veya gözleriyle) tartmak

gözüyle görmek

göz var, izan var

göz yıldırmak

göz yummak

göz yummamak

Cevap:

TDK

Türk Dil Kurumu

En iyi seçermisin lütfen