doğanın mucizesi ile ilgili bir yazı​

Sagot :

Cevap:

Selam:))

Doğa her insanın sahip çıkması ve sevmesi gereken en güzel armağanlardan biridir. Doğa bize en güzel güzellikleri ve nimetleri sürekli olarak bize sunmaktadır. Arkadaşlar doğa sevgisi çocuk yaşlı genç demeden doğa sevgisini insanlara aşılamamız gerekmektedir. Doğa bize her zaman yardımcı olmuştur. Nimetleri bir bir soframıza gelmesinde, evlerimizin yapımında piknik alanları ile temiz oksijenle sürekli olarak bize yararlı olmakta ve bizden sade sevgi bekleyen Yüce Allah tarafında bir armağan olduğunu aklımızdan çıkarmamak gerekmektedir.

İşte bu nedenlerden dolayı sürekli olarak doğayı sevmeyi ve doğayı korumak gerekir ve unutmamak gerekir doğa bizim değil gelecek nesillerin bize emanet ettiği bir armağandır Doğa, bizim yaşadığımız çevrenin bir faaliyetidir. Doğadaki temiz oksijen sayesinde; nefes alırız, sağlıklı yaşarız ve geçimimizi sürdürürüz. Bazen yiyecek olarak tahıl ve meyvelerimizi doğadaki yetişen ağaçlardan alırız.

Cevap:

Nedense aromaterapi lafını duyunca insanın tüm kasları gevşiyor... Şöyle bir rahatlıyor, çıplak vücuduna akıtılan yağları düşlüyor, burnuna galipten çiçek kokuları geliyor. Zaten bunu fark eden pazarlamacılar da bu yüzden, şampuandan el losyonuna pek çok ürünü ''aromaterapik'' olarak pazarlamaya başladılar. Ancak çok derin bir bilgi ve uzmanlığı gerektiren aromaterepiyi; yani saf yağları ve güçlerini bir kelimeyle sınırlamak çok da doğru değil. Peki, ama aromaterapi tam olarak ne anlama geliyor? Biz, adını son zamanlarda duysak da aromaterapi yani ''kokunun iyileştirici gücünden yararlanma'' yöntemi yüzyıllar öncesinden beri biliniyor.

Şifa kaynağı olarak bilinen aromaterapide, bitkilerden buharla damıtma ve sıkma yöntemiyle çıkarılan öz yağlar kullanılıyor. Zaten asıl heyecan da burada başlıyor. Bu yağların koku molekülleri burundaki koku reseptörleri tarafından beynimize ulaşıyor, koku hafızamızı etkiliyor ve bizde çeşitli duyguların uyanmasına neden oluyor. Böylece yağların etkisiyle kendimizi daha enerjik, canlı, rahatlamış ve stresten arınmış hissediyoruz.

Aromaterapi yağları temel olarak iki şekilde kullanılıyor; cilde sürülüp, cilt tarafından emilmeleri sağlanıyor ya da kokuları teneffüs ediliyor. Aromaterapi uzmanlarının tavsiyesiyse, her iki yöntemi beraber kullanmak. Teneffüs edilen yağ; etkisini 10 dakika içerisinde göstermeye başlıyor. Yağdan yayılan partiküller, solunum yolundan geçiyor ve direkt olarak beynin hafıza ve duyguları kontrol eden bölümünü etkiliyor. Bu da bizim ruh halimizi büyük ölçüde değiştiriyor. Yağları, masajla cilt üzerine sürmekse, cilt tarafından emilmelerini ve kan dolaşımına karışmalarını sağlıyor. Vücut emdiği yağın ihtiyacı kadar olan bölümünü kullanıyor, geri kalan kısmıysa atılıyor. İşte bu nedenle, hamilelerin de aromaterapi yağlarını kullanırken dikkatli olmaları gerekiyor. Çünkü yetişkinler için hiçbir sakıncası olmayan maddeler bebek üzerinde toksik etki yapabiliyor. Uzmanlar, bebek bekleyenleri masajda hamilelere özel hazırlanmış yağlar haricindekileri kullanmamaları konusunda uyarıyor.

#OPTİYOLUNDA

Açıklama:

EN İYİ SEÇERMİSİN??√∵