Sagot :
Açıklama:
Toplum Birey İlişkisi Nedir
1. BİREY TOPLUM İLİŞKİSİ
1.1. Birey ve Toplum
Toplumsal olarak nasıl oluyor da bireysel eylem ve davranış kendisini tekrar tekrar üretmektedir? Her halde bu soruya verilecek yanıtlar aynı zamanda toplumsallığın açık doğasını ve toplumsallığın birey dolayımlı varlığını da yanıtlamış olacaktır. Leledakis’e göre (2000:232) “toplum, bireysel bilincin (psişenin) gelişimi için bir ön koşuludur. Ancak bireysel bilinç hiçbir zaman toplumsala indirgenemez”. Peki birey, dolayımlı olarak toplumsalın yeniden üretimini nasıl gerçekleştirmektedir? Leledakis (2000: 234) bu soruya da şöyle yanıt verir: “Bireysel düşünceler, kavramlar, fikirler, ancak toplumsal düşünce, dil ve bilgi akımına geri dönüp beslendiklerinde anlam kazanır. Bireysel eyleme gelince, o hemen her zaman toplumsal bir çevre içinde yürütülür. Öyleyse, hem bilincin ürünleri hem de bireyin eylemi/davranışı, ortaya çıkışların zorunlu bir ön koşulu olan toplumsal çevreyi destekler ve yeniden üretir”.
Diğer taraftan bireyle toplum arasında diyalektik ilişki olduğu da söylenebilir. Bu yüzden biri olmadan diğeri olamaz. Ayrıca birbirine karşı çalışır. O halde ne tür mekanizmayla? Ya da bir toplum içerisinde özgür mü olmalıyız eşit mi, yoksa her ikisi de mümkün mü? Aslında “toplumsalın ne ‘olduğuna’ ilişkin açıklamalarda, ağırlıklı bir biçimde bireyle (uzun süreden beri Batı düşüncesinde merkezi ve temel bir kavram olarak bir özerk ve bireysel kendilik olarak kişi kavramıyla) ilişkili olarak iki farklı hat izlendi: Bir yandan, bireyciliğin farklı türevleri toplumsalı bireyler tarafından üretilmiş bir şey olarak gördü, öre yandan ‘holistik’ yaklaşımlar toplumsalın kendine özgü ve indirgenemez kendilik olduğunu iddia ettiler”. Mills’e göre toplumun bireyden ayrı olarak, eğer varsa, sadece dolaylı bir çıkarının olduğu bir eylem alanı vardır; söz konusu bölümü, yalnızca bireyin yaşamını ve davranışını etkiliyor olarak veya başkalarını da etkiliyorsa yalnızca, onların özgür, gönüllü ve aldatılmamış rıza ve katılımlarıyla birlikte vardır.
Görüldüğü gibi bu konuda iki eğilim söz konusudur: “Toplumsal bütüne değer veren ve insan bireyini ihmal eden ya da bağımlı kılan holizm ile bağımsız ve özerk ve esas itibariyle toplumsal olmayan (daha doğrusu şöyle söylemek gerekirse; indirgenemeyeceği toplumsal rollerine –ki, indirgenememesi ‘rol’ kavrayışına imkan veriyor- göre mesafe almış ve kendi çıkarları ve kanaatleri temelinde ve kendisi !dışındaki! zorlamalar altında, bu roller arasında bilinçli bir seçim yaptığını düşünen bir özne-birey ) ahlaki varlık olarak bireye değer veren, böylece toplumsal gerçekliği ihmal eden ya da bağımlı kılan bireycilik”. Gerçekte insanlar, kendilerinin öznesi oldukları sürece bireyleşirler, o oranda da özgürleşirler. Fakat birey toplumsal yapının nesnesidir de. Hatta bazen “bir insanın nasıl olacağı veya kendini nasıl hissedeceğini adeta içinde yaşadığı toplum belirlemektedir”.
Cevap:
özür dilerim puana ihtiyacım var üzgünüm
Açıklama:
özür dilerim puana ihtiyacım var üzgünüm
Thank you for visiting our website wich cover about Türk Edebiyatı. We hope the information provided has been useful to you. Feel free to contact us if you have any questions or need further assistance. See you next time and dont miss to bookmark.