istiklal marşım ve ben konulu şiir yazabilirmisiniz lütfen​

Sagot :

cevap

İstiklal Marşı

Kabul Edildi İstiklal Marşı

Çarpışıyordu yurdun dört yanında Mehmetçikler

Can veriyordu milleti için birer birer

Nice ocaklar söndü yaşandı nice keder

Kanlarımızla başardık bizimdir bu zafer

Almıştık milletçe bu yurdu memleketi

Anlatılmalıydı bu zafer bu ulu sevgi

Toplandı şairler yazmak için İstiklali

Bütün vatandan yüzlerce şiir geldi

Mehmet Akif yazmıştı en güzelini

Ama istemiyordu o ödülü hediyeyi

Para için mi yazmıştı bu şiiri

Sadece vermek istiyordu millete en iyisini

Ama Mehmet Akif kararından emindi

Bu marşa ödül verilmesi ona uygun değildi

İşe koyuldu sonunda mecburen Hasan Basri

İkna edecekti şiiri vermekte Mehmet Akif’i

TBMM’de okunurken Akif’in şiiri

Heyecanlandırdı dinleyen bütün Meclisi

Ayakta alkışladı bütün milletvekilleri

Anlatıyordu bu şiir kazanılan zaferi

Mehmet Akif’in şiiri coşkuyla karşılandı

Bu yüce Türk Milletinin artık bir marşı vardı

Yankılanacaktı bu zafer unutturmayacaktı savaşı

İnletecekti tüm yurdu inletecekti Türk Halkını

Sahiplenmedi Akif bu şiiri yüce marşı

Millete hediye ettiğini nasıl kendine alırdı

Kitabına da koymadı istese de yapamazdı

Çünkü yüce milletin kalbine gömdü bu marşı

Yoktu bestesi marşını istiyordu Türk Halkı

Kemal Paşa duymuştu Üngör’ü Ankara’ya çağırdı

Ulu marşa güzel bir beste yazdı

Sevmişti Türk Halkı besteyi bağrına bastı

En sonunda marşımız bestesiyle hazırdı

Yıllarca ulusumuzun göğsünü kabarttı

Zor günlerde millete oldu moral kaynağı

Her mısrasında milleti coşkuyla ayağa kaldırdı

Açıklama:

iyi çalışmalar dilerim en iyi şecersen severim takip al.

Cevap:

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;

Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.

O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;

O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!

Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?

Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal...

Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.

Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!

Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.

Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,

Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.

Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,

'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.

Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.

Doğacaktır sana va'dettigi günler hakk'ın...

Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri 'toprak!' diyerek geçme, tanı:

Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.

Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:

Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?

Şuheda fışkıracak toprağı sıksan, şuheda!

Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda,

Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:

Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.

Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,

Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,

Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,

Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım;

O zaman yükselerek arsa değer belki başım.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!

Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.

Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:

Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;

Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Mehmet Akif Ersoy