Cevap:
Uzun zaman önce insanlar duygularını ve düşüncelerini aktarmak için araçlar aramışlar. Mağara duvarlarına ucu sivri aletlerle resimler çizmişler, şekiller yapmışlar. Sonra harfleri bulmuşlar anlatmak istediklerini ifade etmek için. Daha da sonra kağıdı bulmuşlar ve onun üstüne kalemle pek çok şey karalamışlar. Kalem tarihi, olayları, duyguları ve düşünceleri aktarmanın harika bir yolu haline gelmiş. Edebi eserler vermişler, hikayeler yazmışlar, şiirler yazmışlar ve romanlar...
Kalemin bulunmasından önce taşlara ucu sivri aletlerle harfler kazımak zor, yorucu ve uzun zaman alan bir işmiş. Fakat sonra insanlar kalemleri bulmuş ve pek çok eser vermeye başlamış. Mektuplar yazılmış, belgeler hazırlanmış, resmi evraklar yazılmış... En önemlisi de kayıtlı pek çok eserin verilmesini sağlamış kalem. Öğretmenlerin öğrencilerine kitaplarla, kağıtlarla, defterlerle eğitim vermelerini sağlamış. Kalemler pek çok şairin ve bestecinin şiirlerine ve şarkılarına söz olmuş, konu olmuş. Meşhur Pir Sultan Abdal ne güzel demiş: "Kul olayım kalem tutan ellere" diye.
Açıklama:
en iyi seçersen sevinirim...
<3
