"EL ELDEN ÜSTUNDÜR " Atasözün geçtiği bir hikaye


Sagot :

Cevap:

Ahmet, Coğrafya Öğretmeni’nden proje ödevi almıştı. Türkiye’nin dağlarını gösteren bir tasarım hazırlayacaktı. Bu tasarımı köpükler, kağıtlar, kartonlar ve renklendirmek için boyalar kullanarak yapmayı düşündü.

Günlerce internet ve çeşitli kaynaklardan araştırmalar yaparak Türkiye’nin dağlarını bölgeler halinde isim listesi şeklinde oluşturdu. Bütün dağları araştırırken ezberlemişti. Dağların sayısı oldukça fazlaydı. Bazen kafası karışıyordu.

Dağların isim listesini, annesine verdi. Dağları saymaya başladı. Annesi düşündü ve bu isimleri sınıflandırman gerek dedi. Ahmet nasıl olacak ki, dedi. Annesi türlerine göre yaparsan daha iyi olur dedi. Mesela, Nemrut, Süphan, Erciyes, Hasandağı en bilindik volkanik dağlardır dedi.

Ahmet’in işi daha da kolaylaştı. Dağları oluşumlarına göre ve volkanik olmalarına göre sınıflandırdı. Ahmet, dağları daha kolay ezberlemişti. Annesi el elden üstündür oğul, dedi. Ahmet, şimdi projeye geçebilirdi.

Geniş ve kalın bir karton üzerinde yükseltileri boyamak için yeşilden kahverengiye bir zemin hazırladı. Daha sonra dağları yapmaya başladı. Abisi Selim geldi. Ahmet’i ödev yaparken görünce, bölge bölge gidersen daha düzgün olur, Karadeniz’i ben yapayım da gör dedi. Ahmet kabul etti. Abisinin çalışmasını dikkatle seyretti. Karadeniz’in dağlarının yarısına gelince, Ahmet, el elden üstündür abi dedi.

Selim bu sözü nereden öğrendin dedi. Dün sabah annem dağların isimlerini ezberlerken söyledi dedi. Selim, haklı, doğru söylemiş dedi. Ahmet projenin nasıl geliştiğini anladı. Devamını kendi yaptı. Proje üç gün sürdü. Tamamlandığında öğretmene gösterdi.

Öğretmeni projeyi çok beğendi. Ahmet, annesi ve abisinden ne kadar yardım aldığı anlattı. Öğretmen, Ahmet el elden üstündür, dedi. Ahmet gülümsedi.