Sagot :
Secretary: Good morning, can I help you? – Günaydın, size nasıl yardımcı olabilirim? Patient: Yes, my name is Ayse Ipek. I have an appointment for ten o’clock. – Evet, benim adım Ayşe İpek. Saat on birde randevum var. S: Have a seat, please. The doctor will see you soon. – Lütfen oturun. Doktor az sonra size bakacak. P: Thank you. – Teşekkürler. S: Dr. Smith, this is Ms.Ipek. – Dr. Smith, bu bayan İpek’dir. Dentist: Hello, Ms.Ipek. Please come with me. Sit down. – Merhaba, Ipek hanım. Lütfen benimle gelin. Oturun. (Ms.Ipek sitting down in the dentist’s chair) (Bayan Ipek dişçi koltuğuna oturur) What’s the problem? – Sorun nedir? P: I have a toothache on the left upper side. – Sol üst tarafda diş ağrım var. D: How long have you had it? – Ne kadar süredir? P: For about three days. I have a filling that is loose. I’m afraid it is about to drop out. – Yaklaşık üç gündür. Burada gevşek bir dolgu var. Düşeceğinden korkuyorum. D: Let me take a look at it. Open your mouth wide, please. I’ll take an X-ray. – Ona bir göz atalım. Lütfen ağzınızı genişçe açın. Ben film çekeceğim. P: Good. – Tamam. D: There’s a rather deep cavity on the right side of the tooth. – Dişinizin sağ tarafında oldukça derin bir boşluk var. P: Will you have to pull the tooth? – Dişi çekmek zorunda mısınız?
D: No. I hope to save your tooth. I’ll give you an injection of Novocaine. – Hayır, ben sizin dişinizi kurtarmak istiyorum. Novocaine iğnesi yapacağım.
P: Okay. – Tamam
D: Now I can drill the tooth. You don’t feel any pain, do you? – Şimdi dişinizi inceltmeye başlayacağım. Herhangi bir ağrı hissetmiyorsunuz, doğru mu?
P: No, I don’t. – Hayır, hissetmiyorum.
D: I’d suggest that – besides the usual filling – we put a crown on your tooth. That can save it. I’ll put a temporary crown there today. The permanent crown will be ready in about 10 days. Then you’ll come back. Is it all right with you? – Size sıradan bir dolgu yerine köprü yaptırmanızı öneririrm. Bu dişinizi koruyacaktır. Bugün geçici bir köprü takılacak. Kalıcı köprü yaklaşık 10 gün içinde hazır olacak. O zaman tekrar geleceksiniz. Ne diyorsunuz?
P: If you think it’s the only way to save the tooth, then go ahead. I realize a crown is rather expensive. But what’s to be done? – Dişi kurtarmanın tek yolunun bu olduğunu düşünüyorsanız, öyle yapın. Köprünün daha pahalı olduğunu anlıyorum. Ama yapacak bir şey yok.
D: Okay. You can eat in two hours. Call my secretary for an appointment next week. – Tamam. İki saat sonra yemek yiyebilirsiniz. Önümüzdeki hafta randevu için sekreteri arayınız.
P: Thank you, doctor. – Teşekkürler, doktor.
En iyi seçer misin
Kolay gelsin sana
Cevap:
Bunları da ek bilgi olarak ekleyebilirsin takip eder misin
Thank you for visiting our website wich cover about İngilizce. We hope the information provided has been useful to you. Feel free to contact us if you have any questions or need further assistance. See you next time and dont miss to bookmark.