Sagot :
Açıklama:
Ben sokakta bulunmuş bir çocuğum. Sekiz yaşıma kadar, benim de öteki çocuklar gibi bir annem olduğunu sanıyordum. Çünkü, ağladığım zaman beni bağrına basan ve gözyaşlarım dininceye kadar beni sallayan; gece uykum gelip de yatınca, beni öperek iyi uykular dileyen bir annem vardı.
Kış gelip de kar pencereleri örtünce, ayaklarımı ellerinin arasında sıkıp ısıtmaya çalışan, şarkılar söyleyen, masallar anlatan bir annem vardı. İneğimizi otlatmaya götürdüğüm zaman yağmura yakalanacak olsam beni karşılamaya çıkar, yün eteğini kaldırıp kafamı ve omuzlarımı örterdi. Arkadaşlarımla kavga ettiğim zaman, beni onlara karşı koruyan, kabahat bendeyse azarlayan, değilse teselli eden sözlerinde, bana bakışında, okşamalarında bir annenin şefkatini bulur ve onun annem olduğunu sanırdım. “(Kitabın Girişinden)”
Remi’nin babası ölmüş ve Remi’nin babasından kalan mirasa el koymak isteyen amcası küçük Remi’yi sokağa atmıştır. Remi, yoksul bir taş işçisi olan Jore tarafından eve götürülür. Jore, Remi’nin ailesinin ilerde kendisine de yardım edeceğini düşünerek Remi’ye sahip çıkmaktadır.
O sırada Jore’nin karısı doğum yaparken bebeğini kaybeder. Bunun üzerine kadın Remi’ye kendi çocuğuymuş gibi bakmaya başlar. Jore geçirdiği bir kaza sonucunda bacağından sakatlanır. Tazminat davası açmak için karısından para ister. Jore, davayı kazanarak rahat bir hayat geçirmeyi umut etmektedir. Bu umut ve sakatlığı yüzünden Jore hiç çalışmamakta ve hazırdan yemektedirler.
en iyi seçersen sevinirim
Cevap:Merhaba kıymetli öğrenci!
Açıklama:Remi kimsesiz bir çocukmuş. Sekiz yaşına kadar bir annesinin olduğunu zannediyormuş. Ama bu tahmini boş değilmiş. Çünkü o ağladığında onu kucağına alan uyurken onu öpen bir kadın varmış. Onların bir ineği varmış. Genellikle Remi ineği otlamaya götürüyormuş. Onlar Fransa’nın en fakir sokağında yaşıyormuş. Bir gün eve bir mektup gelmiş. Bu mektupta Jorma’dan gelmiş. Jorma onun babasıymış. Mektupta babasının yaralandığını ve tedavi için para gerektiği yazıyormuş. Ama fazla para olmadığı ineği satmak zorunda kalmış. İneği satıp parayı Jorm’ya göndermiş.Jorm tedavi olduktan sonra Fransa’ya gelmiş. Remi’yi tam olarak bilmiyormuş ama annesinin Remi’yi doğururken öldüğünü ve onu başkasının aldığı biliyormuş. Jorm onu alan kadına hani sen bu çocuğu biraz büyüttükten sonra yetiştirme yurduna verecektin demiş. Barberen anne susmuş. Ertesi gün Jorm şehre gidecekmiş. Remi’yi yanında götürmüş. Şehirde bir adam ile karşılaşmış, adam çok zenginmiş. Remi’yi istemiş. Jorm da Remi’yi para karşılığında o adama vermiş. Remi adam ile yola koyulmuş. Adamın iki köpeği varmış. Adam bir sihirbazmış. Ve köpekleri gösteri yapıyormuş. Remi ile sihirbaz yola çıkmışlar.
Paris’e gitmişler, bir yer bulmak için çok uğraşmışlar ve sonunda bulmuşlar. Köpeklerinin biri soğuktan donarak ölmüş diğeri ise yaşıyormuş. Sihirbaz ve Remi çok zorlanıyorlarmış. Paris’te sokaklarda sihirbazlık yapıyorlarmış. Polisler oraya gelmiş ve sihirbazı götürmüş. İki gün sonra Remi sihirbazın hapishanede öldüğünü öğrenmiş. Remi bir an şaşırmış ve çok üzülmüş. Sokakta gezerken polisin biri onu almış ve karakola götürmüş. Remi’ye onu yetimhaneye götüreceklerini söylemişler. Remi ilk başta hayır demiş. Sonra bir çaresi olmadığını ve rahat olması için teklifi kabul etmiş. Remi büyümüş ve yardımsever bir insan olmuş.
Thank you for visiting our website wich cover about Türk Edebiyatı. We hope the information provided has been useful to you. Feel free to contact us if you have any questions or need further assistance. See you next time and dont miss to bookmark.