"İnsanın Acayip Kısa Tarihi" özetini yazınız.

Sagot :

Cevap:

Dünya bir ritim üzerine yaratıldı. İnsan bir ritim üzerine yaratıldı. Evren bir ritim üzerine yaratıldı. Ve bütün bu yaratılmışların tabi olduğu varoluş sistemi bir ritim üzerinde devam ediyor. Ritim o sistemin adeta can damarı. Ama ya bozulursa? Aman bozulmasın, yoksa tüm sistem çöker. En başta insanoğlunun ruhsal yapısı. Yapısallığı mı demeliyim yoksa? Ben bir şey demeyeyim en iyisi. Güray Süngü’nün satırlarındaki ritmi sizler de duyuyorsunuz değil mi? Duymuyorsanız, başka yazıya geçin lütfen, bu yazıyı da Güray Süngü’yü de okumayı bırakın.

Güray Süngü okumak diye bir kavram var. Bu bir ekol artık. Güray Süngü okuyorsanız, evrenler arası geçiş yapmak, zamanı eğip bükmek, mekanla kayıtlı olmamak, bir ruh okuyucu olmak gibi durumlar gayet tabii, sıradan işler halini alır. Yaşamanın ve hayatın rutinleşmiş diğer işlerinin arasına girer.

“İnsanın Acayip Kısa Tarihi” acayip bir kitap ismi ya da bir kitap için acayip bir isim. Merak uyandırıyor ve sorularla başlıyorsunuz okumaya. Ve ilk cevap ilk cümleyle geliyor: “Ben demeden konuşalım, ne olur.” Bu acayip bir rica. Fakat benlik kavramı üzerine bina edilmiş bu esere bu giriş fevkalade yakışmış. Başka hiçbir cümle meseleye bu kadar iyi giriş sağlayamazdı. Güray bey, siz bile tekrar deneseniz daha iyisini yazamazsınız.

basarılar <3