Sagot :
Dinazor Ve Yeni Şehir
Bir gün dinozor ailesi yeni bir şehre taşınmak zorunda kalmışlar. Dinozorlar şehrinde yaşayan bu aile, farklı hayvan ailelerinin bir arada yaşadığı bir şehre taşınmaya karar vermişler. Bu dinozor ailesinin küçük bir yavruları da varmış. Taşındıkları için en çok üzülen yine bu minik yavru dinozor olmuş. Yeni okulundaki farklı hayvan arkadaşları ile nasıl geçineceğini düşünüyormuş? Ya ondan korkarlarsa? Ya onunla oynamak istemezlerse diye sürekli düşünüyormuş. Annesi bu minik dinozorun üzüntüsünü anlayıp, ” Üzülme miniğim, elbet bir sürü arkadaş edineceksin.” demiş.
Yeni şehirlerine taşınmak üzere dinozor ailesi sonunda yola çıkabilmiş. Evlerine vardıklarında, yeni komşuları ile dışarıda karşılaşmışlar. Bu komşular bir köpek ailesiymiş. Hemen kaynaşan anne ve babaların aksine, minik dinozor ve yavru köpek birbirleri ile asla konuşmayıp içeri kaçmışlar. Minik dinozor dışlandığını düşünüp üzülmüş. ” İşte şimdi başladık bile!” demiş. Yakında okullar açılacakmış, okulda minik dinozoru neler bekliyormuş, kim bilir
Okulların açılma günü gelmiş çatmış. küçük dinozor özenle hazırlanıp yola çıkmış. Minik dinozor diğer hayvanların aksine oldukça büyükmüş. Dinozorlar şehrinde bu asla bir farklılık değilmiş ama burada tam tersine göze batıyormuş. Utana sıkıla sınıfına girmiş. Minik dinozor gören yavru hayvanlar birbirlerini dürtüp, onu elleriyle işaret ediyorlarmış. Minik dinozor onlara gülümsemek için döndüğünde, hepsi ondan çok korkup kaçışıyorlarmış. Minik dinozor çok büyük olduğu için, küçük hayvanlara korkunç görünüyormuş.
Okulun ilk günü hiçbir hayvan ders işlemek istemiyormuş. Aslında dersleri zaten boşmuş. Okul müdürlerinden izin alıp, bahçede oynamak istiyorlarmış. Ama en az ejderhalar kadar korkunç olan Boz ayı müdürden kimse izin almaya cesaret edemiyormuş. Herkes görevi birbirine atıyor kimse Boz ayı müdürün yanına gitmek istemiyormuş. Ama zaman ilerliyormuş, oyalandıkları her dakika eğlenebilecekleri zamandan eksiliyormuş. Yavru unicorn hemen atılmış, ” Ben müdürün yanına gidemem. Korkup, sihirli boynuzumla yıldızlar çıkarmaktan endişeleniyorum.”. Uçan sincap devam etmiş, “Ben de gidemem. Zaten bozayı müdürün ne görebileceği ne de duyabileceği kadar büyüğüm.” demiş. Herkes görevi birbirine atarken minik dinozor konuşmaya başlamış; ” Ben giderim, müdürün sanıldığı kadar korkunç olduğunu düşünmüyorum.” Tüm yavru hayvanlar susup minik dinozoru dinlemiş. Zaten kimsenin gitmeye niyeti olmadığı için hemen bu öneriyi kabul edip minik dinozoru müdürün odasına yollamışlar.
Minik dinozor biraz korksa da kapıyı çalıp biz ayı müdürün odasına girmiş. Boz ayı müdür gözlüklerini indirip gelene bakmış, bu yeni gelen öğrenci minik dinozormuş. Sevecenlikle, “Merhaba minik dinozor hoş geldin. Herhangi bir sorun mu var, neden geldin?” diye sormuş. Minik dinozorun o anda bütün korkuları havaya uçmuş. Boz ayı müdür çok iyi bir hayvanmış. Hemen istediklerini söylemiş. Müdür, bahçede oynamalarını kabul edip okulun dışına çıkmamalarını öğütlemiş. Sınıfa geri dönen minik dinozor, haberi verince tüm hayvanlar ona sarılmış. Cesareti sayesinde ilk günden bir sürü arkadaşı olmuş.
Thank you for visiting our website wich cover about Türkçe. We hope the information provided has been useful to you. Feel free to contact us if you have any questions or need further assistance. See you next time and dont miss to bookmark.