Sagot :
Kral Gılgamış ölümden kurtulma çabasıyla dünyanın öbür ucuna kaçar. Orada tufandan sağ kurtulmuş Utnapiştim’le karşılaşır. Tanrı Enlil onun hala hayatta olduğunu öğrenince kızar. Ama bu haberlerle içi rahatlayan diğer tanrılar bir daha böyle bir afetin yaşanmaması gerektiğine karar verir. "[1]
Utnapiştim Gılgamış'a dedi:
"Gılgamış, sana gizli bir şey açayım. Tanrıların gizini söyleyeyim: Şurippak, senin bildiğin bir kent, Fırat'ın kıyısındadır. Bu kent çok eskiden varken, tanrılar bu kentin yanındaydılar. Tanrıların aklına bir tufan yapmak geldi. Bunların babaları soylu Anu, hükümdarları yiğit Enlil, büyük vezirleri Ninurta, su yolcuları Ennagi ve Bilge Ea da onların toplantısında yer aldı.”
Ea, tanrıların verdikleri kararı, kamıştan bir çite anlattı:
"Kamış çit, kamış çit! Duvar, duvar! Kamış çit dinle, duvar anımsa!
Şurippaklı Ubar-Tutu'nun oğlu, evi sök. Bir gemi yap ….. Canını kurtar! Canlı yaratıkların her türünden geminin içine yükle. Yapacağın geminin her yanı uyumlu bir ölçüde olsun. Onun eni ve boyu bir ölçüde olsun. Yağmura karşı onun her yanına bir çatı kur!"
'Küçük yavrular bile gemi için zift taşıyorlardı. Güçlü erkekler gemiye yedek kereste getiriyorlardı. Beşinci günde geminin kaburgasını oluşturdum. Geminin omurgası bir iku genişliğindeydi. Kenarları iki kez on kamış yüksekliğindeydi. ……… Gemiyi altı katlı yaptım. Geminin alt ve üst güvertelerini yedi bölüme ayırdım, ambarını da dokuza böldüm. Ortasına da su kazıkları çaktım. Güzel kürek seçtim ……... Eritmek için kazana zift döktüm. ……. Ustalara, ırmak suyu gibi bira, rakı, şırlık ve şarap akıtıldı. ……. Gemi yedinci günde tamam oldu. ………..Elime geçen her şeyi içine yükledim. … Bütün soyumu, sopumu ve kavmimi gemiye bindirdim. Yazının yabanıl, yazının evcil hayvanlarını ve bütün ustaları gemiye aldım. '
Bundan sonraki safhada Tufan’ın sona erişi, Utnapiştim’in sevinç gözyaşları döküşü, geminin Nisir dağına oturuşu, suların çekilip karaların tekrar meydana çıkışını kontrol için karaya oturuş’un 7.gününde Utnapiştim’in arka arkaya Güvercin, kırlangıç ve karga salıverdiği, diğerlerinin konacak yer bulamadıkları, ancak karganın bir kuru kara parçasını gagaladığı, bundan sonra da dört yöne her şeyi salıverip kurban kestiği ve tütsü kurbanı yaptığı anlatılmaktadır
Tufan efsanesi M.Ö.2000, M.Ö.I833-1750 ve M.Ö. 1250 tarihlerinde meydana getirilmiş değişik versiyonlara sahiptir.[4]
Sümerler Tarihe Gılgamış ve Yaradılış Destanlarını bırakmışlardır.
Kolay gelsin arkadaşım :)
Thank you for visiting our website wich cover about Tarih. We hope the information provided has been useful to you. Feel free to contact us if you have any questions or need further assistance. See you next time and dont miss to bookmark.