içinde atasözü geçen hikayeler nolr çook acil



Sagot :


Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak 

Dimyat Mısır'da, Süveyş Kanalı ağzında ve Portsait yakınlarında bir iskeledir. Eskiden Mısır'ın meşhur pirinçleri, ince hasırdan örülmüş torbalar içinde buradan Türkiye gelirdi. 

Dimyat'a pirinç almak için giden bir Türk tüccarının bindiği gemi Akdenizde Arap Korsanları tarafından soyulmuş ve adamcağızın kemerindeki bütün altınlarını almışlar. 

Binbir müşkilat içinde Türkiye'ye dönen pirinç tüccarı o yıl iflas etmek durumuna düşmüş. İstanbul'dan kalkmış, memleketi olan Karaman'a gitmiş. O sene tarlasından kalkan buğdayları da bulgur tüccarlarına sattığından, kendi ev halkı kışın bulgursuz kalmışlar. "Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak" sözünün aslı buradan kalmıştır


Atı alan üsküdarı geçti. 

Zamanında Bolu beyine baş kaldıran Köroğlu'nun dillerde yağız mı yağız atı çalınır.bütün civarı arar tarar yok.bir kimse birde İstanbul'daki pazarları dolaş der.İstanbulda pazarları dolaşırken atına rastlar. 
pazar sahibine şu ata bir bineyim hele der.pazarcıda buyur der . 
eski sahibinin kokusunu alan at şahlanıp,dört nala ordan uzaklaşır. 
dövünen pazarcıya ihtiyarın biri gelip , 
ah evlat! atı alan Üsküdarı geçti.o Köroğluydu ,atın gerçek sahibi.