Sagot :
1
Salesclerk (Tezgahtar): Welcome. How can I help you? (Hoş geldiniz. Size nasıl yardımcı olabilirim?)
Customer (Müşteri): I want to buy trousers and jacket suit. (Pantolon – ceket takımı almak istiyorum) Can I see the options? (Seçenekleri görebilir miyim?)
Salesclerk: Sure. (Elbette.) New modals have come. (Yeni modellerimiz geldi.) They are consisted of vivid colours. (Canlı renklerden oluşuyor.) You’ll like it. (Beğeneceksiniz.)
Customer: Actually, I’m a little conservative about my wear-style. (Aslında, giyim tarzım konusunda biraz tutucuyum.) I prefer classical colours, I guess. (Sanırım, klasik renkleri tercih ediyorum.)
Salesclerk: This green suit will fit to you. (Bu yeşil takım size çok yakışacak.) Do you want to try? (Denemek ister misiniz?)
Customer: Will it fit? Ok, let me try. (Yakışacak mı? Peki deneyelim…)
Salesclerk: Wow, it really looks good. (Ooo, gerçekten de güzel duruyor.) What do you think? (Siz ne düşünüyorsunuz?)
Customer: I like it. (Beğendim.) I should wear different coloured clothes, I guess. (Sanırım, artık farklı renkler de giymeliyim.)
How much is this skirt? = Bu etek ne kadar?
It costs 50 Ytl. = 50 ytl tutuyor.
Discount = İndirim
Expensive = pahalı
Cheap = ucuz
Tip = bahşiş
It’s your tip = üstü kalsın (Bu da senin bahşişin)
What size do you wear? = kaç beden giyiyorsunuz?
My size is …. = … beden giyiyorum
Can I take the receipt? = Fiş alabilir miyim?
bunlarla kendin kurabilirsin...
Thank you for visiting our website wich cover about İngilizce. We hope the information provided has been useful to you. Feel free to contact us if you have any questions or need further assistance. See you next time and dont miss to bookmark.