merhaba :)ahmet muhip dıranasın yazdığı kar şiirinin nazım biçimi,geleneği,şiirde kullanılan söz sanatları,aheng unsurları,şiirin teması,türü ve şiirin zihniyeti hakkında çok acil ayrıntılı bilgiye ihtiyacım var özellikle nazım biçimi hakkında yardımcı olursanız çok sevinirim şimdiden teşekkürler :)



Sagot :

1908′de İstanbul’da doğdu (Bazı kaynaklara göre 1904 Sinop). 21 Haziran 1980′de Ankara’da yaşamını yitirdi, Sinop’ta gömüldü. İlkokulu Sinop’ta okudu. Ankara’ya gelerek, öğretmenleri arasındaFaruk Nafiz Çamlıbel ve Ahmet Hamdi Tanpınar‘ın da bulunduğu Ankara Erkek Lisesi’nden 1930′da mezun oldu. 1930-1935 arasında Ankara’da Hakimiyet-i Milliye gazetesinde çalıştı. Ankara Hukuk Fakültesi’ne girdi ama 2 yıl sonra eğitimi bıraktı. İstanbul’a gitti. Güzel Sanatlar Akademisi’nde kitaplık müdürü oldu. Bir süre İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’ne devam etti. İstanbul Resim ve Heykel Müzesi Müdür Yardımcılığı görevine getirildi. 1938′de Ankara’ya döndü. 1942′ye kadar Halkevleri Kültür ve Sanat Yayınları’nın yönetmenliğini üstlendi. 1946′da Çocuk Esirgeme Kurumu yayın müdürü oldu. 1957′de aynı yerde Yayın Müdürlüğü’ne atandı. 1949′dan başlayarak Zafer gazetesinde köşe yazıları yazdı. Politikaya girme denemeleri başarılı olmadı. 1966 ve 1972 arasında Anadolu Ajansı, Türkiye İş Bankası yönetim kurulu üyeliği, Devlet Tiyatrosu Edebi Kurul Başkanlığı gibi üst düzey bürokratik görevler yaptı. İlk şiiri “Bir Kadına” 1926′da “Muhip Atalay” imzasıyla Milli Mecmua’da yayınlandı. Servet-i Fünun, Varlık, Çığır, Ataç, Yücel, Oluş, Ülkü, Şadırvan, Yeni Lisan, Hisar dergilerinde yayınlanan şiirleriyle Cumhuriyet döneminin etkin şairleri arasına girdi. Hecenin Beş Şairi ile Garip Akımı arasında yer alır. İlk şiirlerindeki Baudelaire etkisinden sıyrılarak dil ve üsluba ağırlık verdi. Şiiri plastik bir söz bütünü haline getirene kadar yoğuran bir şair oldu. “Olvido“, “Kar”, “Fahriye Abla” bu oluşumun önemli ve yıllardır unutulmayan örnekleri. Dıranas, Orhan Veli ve arkadaşlarının çıkışından sonra unutulmaya başlanan hece şairleri arasında geçerliliğini yitirmeyen, bir süre sonra da yeniden yüceltilen tek şairdir. Çevirileri, düzyazıları ve oyunları da büyük ilgi gördü.