arkadaşalr yarın din performans ödevim gidecek ve ben daha hiç yapmadım bana namazla ilgilili bilgiler lütfen yardım  ABUK SABUK ŞEYLERİ YAZANA SİKATET EDRİM NAMAZLA İLGİLİ BİLGİLER KENDİNİZ OLUR YADA GOGLEDEN BEN BAKTIM OKDAR AMA BULAMADIM 



Sagot :

 

DurumÇevrimdışı Üyelik Tarihi: 02.03.10 Yer: istanbul/esenler Yaş: 24 Mesajlar: 4   namazla ilgili bilgi Farz Olan Beş Vakît Namazın Vakitlerinde Kılınması

Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:

Salâtı ikame et [namazı vaktinde ve eksiksiz kılgüneşin dülûkundan...

Bize Mukâtil 'Atâ'dan, o İbn 'Abbâs'tan, o Ömer b. el-Hattâb'tan (r.a), o da Nebî'den (s.a) tahdis edip dedi:

Güneşin dülûku, "güneşin semânın ortasından zevâli/kayması" demektir.

Mukâtil dedi: Bu sözleriyle salâtu'l-ûlâ'yı [öğle nama*zını] ve ikindi namazını kasd etmektedir.gecenin ğasagına (yani, gecenin karanlığına! kadar (ki bununla da, akşam ve yatsı namazlarını kasdetmektedir}, qur'âne'l-fecr'i de {yani, sabah namazını da}; kuşkusuz gur'âne'l-fecr {yani, sabah namazı}, meşhûd olmuştur {yani, bu namazda gece ve gündüz melekleri hazır bulunurlar}.[41] (îsrâ/78)

Allah Hûd sûresinde şöyle buyurmaktadır: Namaz kıl; gündüzün taraflarından ikisinde {yani, : sabah namazını, öğle namazını ve ikindi namazını kıl} ve geceden zülefte [gecenin birbirine yakın saatlerinde] {yani, akşam ve yatsı namazlarını kıl}! (Hûd/114)[42]

Yine Allah buyurmaktadır ki:

(O halde teşbih Allah'a [namaz kılın]); (akşam ettiğiniz vakit), sabah ettiğiniz vakit {yani, sabah na*mazını kılın},'aşiyyen [ikindileyin] (yani, ikindi namazını kılın}, öğle ettiğiniz vakit {yani, öğle nama*zını kılın}. (Rûm/17-18)

Mukâtil Ebî 'Amr'dan, o Ebî 'Iyâd'tan, o İbn 'Ab*bâs'tan şanı yüce Allah'ın, O halde teşbih Allah'a akşam ettiğiniz vakit, sabah ettiğiniz vakit, (.....) 'aşiyyen [ikindi*leyin] ve Öğle ettiğiniz vakit (Rûm/17-18) buyrukları hak*kında şöyle dediğini rivayet etti: "Bu buyruklarla, özellik*le farz kılınmış beş vakit namaz kasdedilmektedir.

Farz İle Beraber Nafile Namaz


Yüce Allah buyurmaktadır ki:

Rabbinin ismini zikret (yani, Rabbinin ismini na*mazda ihlâs ile zikret}; bukraten {yani, sabah vak-[- tinde sabah namazım kılaraki ve asîlen {yani 'ışâ vaktinde öğle ve ikindi namazlarını kılarak};, gece*den de O'na secde et ve O'nu teşbih et iyani, O'nun için namaz kıl: akşam ve yatsı namazlarını kıl}! (İnsan/25-26)

Sonra, Yüce Allah nafile namazları kasdederek buyu*ruyor ki:

Uzun gece de O'nu teşbih et {yani, geceleyin de Al*lah için uzun boylu nafile namaz kıl}![44] (İnsân/26)

(Mukâtil b. Süleyman) dedi: Nebî (s.a) buyurdu ki:

Üç husus benim için farz, sizin için nafiledir: Gece kıyamı [gece kalkıp namaz kılmak], vitr ve misvak kullanmak.

Rabbini hamd ile teşbih et (yani, Rabbinin emri için namaz kıl}; güneşin doğmasından önce {yani, sabahleyin sabah namazını kıl} ve (güneşin) batmasından önce {yani, ikindüeyin ikindi namazını kıl}! (Kaf/39)

Geceden de O'nu teşbih et {yani, O'nun için akşam ve yatsı namazlarını kıl}![45] (Tâ-Hâ/130)

Daha sonra tatavvuyu [nafileyi] söz konusu ederek buyuruyor ki:

Ve secdelerin arkaları sıra[46] da îyani, akşam na*mazının (farzının) ardından da iki rek'ât} (namaz kıl)! (Katf40)

Bu iki rek'ât namazın kılınma vakti, şafak batıncaya kadar devam eden süredir.[47] 

Yüce Allah Tür sûresinde şöyle buyurmaktadır:

Rabbini (yani, emirlerini yerine getirmek suretiyle Rabbini} hamd ile teşbih et; kalktığın {yani, farz namazlarını kılmak üzere kalktığın} vakit ve geceden de O'nu teşbih et {yani, akşam ve yatsı namazlarını kılmak suretiyle O'nu teşbih et}! (Tûr/48)

Sonra, nafile namazı zikrederek buyuruyor ki:

Yıldızların arkaları sıra da[48] O'nu teşbih et {yani, -O sabah namazın(m farzm)dan önceki iki rek'âtı kıl}! (Tûr/49)

Bunun vakti, fecrin doğuşundan/tan yerinin ağarma*sından sonradır.[49] Bu iki rek'âtm birincisinde, Kâfırûn sûresi bir defa, ikincisinde de İhlâs sûresi üç defa okunur. Bundan sonra farzı kılana kadar konuşmak mekruhtur.

Mukâtil Ebî îshâk'tan, o el-Hâris'ten, o 'Ali'den (r.a); Yüce Allah'ın, Secdelerin arkaları sıra da... (Kaf/40) buy*ruğu hakkında şöyle dediğini rivayet etmektedir: "Akşam namazından sonraki iki rek'ât ne kadar güzeldir. Yıldız*ların arkaları sıra da... (Tûr/49) buyruğundan maksat, tan yerinin ağarmasından önceki iki rek'âttır."

Mukâtil'in 'Abdu'l-Kerîm'den, onun 'Abdullah b. 'Ab-du'r-Rahmân'dan, onun da 'Abdu'r-Rahnıân'dan rivayeti*ne göre Nebî (s.a), vitir namazının ilk rek'âtmda A'lâ sû*resini, ikincisinde Kâfırûn sûresini, üçüncüsünde de İh*lâs sûresini okurdu.[50]

Mukâtil'in Nâfi'den, onun İbn Ömer'den, onun da Ne-bî'den (s.a) rivayet ettiğine göre Nebî vitir namazının, ilk iki rek'âtı ile üçüncü rek'âtmm arasını ayırırdı.

Mukâtil dedi: 'Ubeyy'in Mushafmda kunutta okuna*cak dua da yazılmıştır. Şöyle ki:

Allahım! Bize yardım et ve bizi affet! Bütün hayrı övgüyle Senden bilir, Sana karşı nankörlük etmeyiz. Sana karşı gelenleri görevlerinden alır ve onları terkederiz.

Allahım! Yalnız Sana ibâdet eder, Senin için namaz kılar, Sana secde ederiz. Sana doğru koşarız, Senin için amel ederiz, azabından korkar, rahmetini ümit ederiz. Kuşkusuz ki azabın kâfirlere erişir.

Mukâtil dedi: Sonra, vitirde sabah namazından önce istenildiği gibi dua edilebilir. Sabah namazı kıhndmıı vi*tir kılınmaz.

(Mukâtil) dedi: Geceleyin kılman en faziletli nafile na*maz, gece yansından gecenin sonuna kadarki vakitte kılı*nan namazlardır. Gündüz kılman en faziletli nafile na*maz ise, öğle ile ikindi arasında kılman nafile namazlar*dır.

(Mukâtil) dedi: Şanı Yüce Allah buyuruyor ki:

«O ki, tezekkür etmeyi veya şükretmeyi irâde edenler için gece ve gündüzü halef yapmıştır {yani, geceyi gündüze, gündüzü de geceye halef/ardıl yapmıştır. Öyleyse, gündüz bir haceti veya meşguliyeti olan kimse, gece ibâdet etsin; gece bir haceti veya meş*guliyeti olan kimse de gündüz ibâdet etsin}.[51] (Furkân/62)

Abdest veya teyemmümden sonra namazınıza başlayabilirsiniz. Bu esnada müslümanların yapması gereken birçok duruş şekilleri vardır. Dik durmalı (Kıyam), eğilmeli (Rükû), daha sonra yere kapanmalı (Secde), ve nihayetinde oturarak namazını bitirmelidir (Teşehüd).

Tüm bu duruş şekilleri belli başlı bir İslam felsefesini tasvir ederler. İslam'da birçok ibadet şekilleri tek bir duada toplanmıştır. Kralların önünde secde edilen zamanlar olmuştur ve müslüman da bir duada herşeyin hakimi olan Allah'ın huzurunda secde eder. Pharaonların zamanındaki resimlerde de görüldüğü gibi, kralların önünde rüku etmek alçakgönüllülüğün en büyük kanıtıydı. Bu nedenle, İslam Allah'ın talimatıyla bunları duada kabul etmiştir. Böylece islamî dua her şeye kadir olan Allah'a olan alçak gönüllülüğümüzü ifade edebilmemiz için farklı duruşlardan meydana gelmiştir. 
Aşağıda farklı duruş şekilleri ve namazda yapılacaklar sırasıyla tarif edilmiştir.

KAMET

Birlikte kılınan namazda cemaat düzgün bir sıra halinde imamın arkasına saf olmalıdır. İmamın arkasında ilk sırada duran müezzin kametin ilk kelimelerini söyler. Namazda sadece iki kişi varsa kamet getirecek olan kişi sağ tarafta durur. Yolcu erkekler de yolculukları sırasında ezan okur, kamet getirirler. Yolcu, ezan okumayabilir. Ancak kamet getirmesi sünnettir.Evde namaz kılan kişi kamet getirmese de olur. Kamet getirirse daha iyidir.

Kamet ezanın kısaltılmışıdır yani ezanın her satırı sadece bir defa söyleniyor demektir. Örneğin " La ilahe illallah"ın dışında iki defa tekrarlanan cümle sadece bir defa söylenir. Sabah ezanında ilave edilen kelimeler de okunmuyor.İkinci " Hayyalel felah" dan sonra şunlar ilave edilir:

"Kat Kama tissalat" Bu da ; "Namaz (Dua) başlıyor" anlamına gelir. Okunacak Kamet şu şekildedir:

Allahü ekber, Allahü ekber,
Allahü ekber, Allahü ekber. 
Eşhüde en la ilâhe illallah. 
Eşhüde en la ilâhe illallah. 
Eşhedü enne muhammeden abdühü ve rasululullah.
Eşhedü enne muhammeden abdühü ve rasulullah. 
Hayye alessalat, hayye alessalat. 
Hayye alel-felâh. Hayye alel-felah. 
Kad kâmeti's-sâlatu. Kad kameti's-sala. 
Allahü ekber, Allahü ekber, 
La ilâhe illallah

NİYET

Kamet getirdikten sonra Niyet duası okunur:

"İnni veccehtü vechiyelillezî, feterassemâvâti velarza hanîfevvema ene minel müşrikîn."
"Her türlü eğrilikten sıyrılarak, yüzümü en yüksek varlığa döndüm. O ki yeri ve göğü yaratantır ve ben müşriklerden (Allah'a ortak koşanlardan) değilim. "

 

Asıl niyet kalben niyettir. Bir insan bu kelimeleri söylemeden, sadece kalben niyetle namaz kılsa o namaz da geçerli olur.

TEKBİR

Ve kısa bir süre için kulaklarımıza dokunup 
"Allah-u Ekber " yani "Allah en büyüktür" deriz. 
Bu "Allah-u Ekber" dua başında tekbir olarak adlandırılır. 
Şimdi kollarımızı göğsümüzün üzerinde sağ elimiz sol elimizin üzerine gelecek şekilde bağlarız. Bu duruşa arapçada "Kıyam" (dik duruş) denilir.

SÜPHANEKE

Tekbirden sonra Arapça adı Sübhaneke olan duaya başlarız.

"Sübhaneke allahümme ve bihamdik ve tebare kesmük ve teala ceddük ve la ilahe gayrük."
"Allah'ım tüm güzellikleri sana ihsan eder ve ismin ile anarız. Sen herşeye kadirsin ve senden başkası tapılmaya layık değildir."

TAAVVUZ

Daha sonra Taavvuz ile devam ederiz.

"Euzübillahimineşşeytanirracim"
"Allahım, şeytandan ve lanetlenenlerden sana sığınırım."