adın durumlarını söyleyen



Sagot :

  ADIN DURUM EKLERİ  (İSMİN HÂLLERİ)

  

1. Yalın  Durumu

 

Eki yoktur.

 

Adların hiçbir durum eki almamış şeklidir. Çoğul, iyelik ve bildirme eki almış olabilir. Bu durumda da yalın durumda sayılırlar.

 

!  ev, okul, yol, çocuk, fikir, baba(sı), defter(ler), çalışkan(dır)...

 

Yapım ekleri de adın yalın durumunu değiştirmez.

 

!  kalemlik, bilgili, susuz, meslektaş...

 

Birleşik adlarda durum eki almamışlarsa yalındırlar:

 

dershane, tanksavar, gecekondu, bilirkişi...

  2. Belirtme Durumu  (-i Hali)

 

!  Adı belirli hale getiren ad durum ekidir.Sözcüğe “-i” eki eklenerek yapılır.

 

Kapıy kapat.

Kitab_ı öğretmen hediye etmiş.

 

!  Belirtme durum eki eklendiği sözcüğün ünlülerine uyar.

            Çocuklar-ı buradan kim alacak?

Babas-ı çocuğu çağırdı.

 

ÖNEMLİ! Türkçede iki tane –i eki vardır: iyelik eki ve belirtme durum eki. Bu ikisi birbirine karıştırılmamalıdır.

İyelik eki almış cümlenin başına onun sözcüğü getirilirken, belirtme durum eki almış cümlenin başına getirilemez.

 

(Onun) yemeği ısıtıp ye.                         ( belirtme durum eki)

 

Cümlesinin başına onun sözcüğü getirilemez yani anlamlı olmaz.

 

(Onun) yemeği soğudu, çağır gelsin.          ( iyelik eki     )

 

 Cümlesinin başına onun sözcüğü getirilebilir.

 

 

 

 

 

 

 Bir ad hem iyelik eki hem de belirtme durum eki alabilir.Bu durumda önce gelen ek iyelik, ikincisi ise belirtme durum ekidir. 

 Ev-i-n-i

         İyelik    belirtme durum

         eki           eki

 

3. Yönelme Durumu   Yüklemin yöneldiği yeri, nesneyi ya da kavramı gösterir. “-e” ekiyle yapılır. Yönelme hâlinde, ismin belirttiği kavrama yöneliş, dönme, yaklaşma, ulaşma söz konusudur.

 

Bizi karşılamak için kapıya geldi.

Bugün okula gitti.

Benim itirazım yapılan haksızlığa.

 

 “-e” yönelme ekinin bunun dışında başka görevleri de vardır:

 

 

Fiyat, araç ile anlamı katar:

Kitabı bin liraya aldı. (karşılığında)

Bu iş kaç paraya olur?

 

Zaman bildirir, zarf tümleci yapar:

Bu iş sabaha biter.

Haftaya size gelelim.

 

İsimleri edatlara bağlar:

Akşama kadar okulda ders çalıştık.

Sabaha karşı varırız.

Yaşına göre ağır bir işte çalışıyordu.

 

Deyim kurar:

İşleri yoluna koymak

Başına buyruk.

Başa gelen çekilir.

Çok cana yakın bir çocuktu.

 

İçin, aitlik, amaç ilgisi kurar:

Bunu size aldık. (sizin için)

Sana bir iyilik düşünüyorlar. (senin için)

Annesini görmeye gitti.

 

 

İkilemeler kurarak durum bildirir:

Otobüse nefes nefese yetiştiler.

İki ahbap kafa kafaya vermiş...

 

“-an, -en” sıfat-fiil ekleriyle birleşerek abartma anlamı veren ikilemeler kurar:

Soran sorana,

geçen geçene,

giden gidene...

 

Şekilce çekimli fiil olan fakat fiil özelliğini kaybetmiş söz gruplarına gelir:

Geçmiş olsuna gitti. (demeye)

 

4. Bulunma (Kalma) Durumu

 

Eylemin yapıldığı yeri, nesneyi ya da soyut kavramı bildirir. “-de” ekiyle yapılır.

 

ev-de oturma, okul-da öğren, yurt-ta kaldı, devlet-te bulunuyor...

 

 

Eski İstanbul'da ne güzel günler yaşanmış.  

Okullar bu yıl da eylülde açılacak.               

Suyu bir yudumda içti.                                  

Siz ayakta kaldınız.                                      

Çamaşırları elde yıkıyormuş.                       

Saat yedide mi gelecekmiş?                          

Her şey yerli yerinde.

 

 “-de” bulunma ekinin bunun dışında başka görevleri de vardır:

 

Zaman ve sayı bildiren kelimelere eklenerek ölçü, miktar bildirir:

Yılda yirmi gün izni var.

Haftada bir geliyor.

Yüzde yetmiş başarı vardı.

 

İkilemeler kurar:

Ayda yılda bir uğrar oldu.

Elde avuçta ne varsa bitti.

 

Eklendiği kelimeyi sıfat yapar:

Parmak kalınlığında yaprakları var.

 

Yapım eki görevi görür:

Gözde sanatçılarımızdandı.

Peyami Safa'nın "Sözde Kızlar"ını okudun mu?

Sözde Ermeni soykırımı...

 

 

5. Ayrılma (Uzaklaşma, Çıkma) Durumu

 

“çıkma, ayrılma, uzaklaşma” bildirir. “-den” ekiyle yapılır.

 

okul-dan çıktı,    ev-den ayrıldı,     yurt-tan geliyor,      devlet-ten istedi...

 

Ali, evden yeni çıktı.

Birçok seneler geçti dönen yok seferinden.

 

“-den” ekinin bunun dışındaki görevleri:

 

Edat tümleci ve yüklem de yapar.

         Gönüldendir şikâyet. (yüklem)

         Bebek gürültüden uyandı (edat tümleci)

         Yalnızlıktan sıkıldım. (edat tümleci)

 

Durum bildirir:

Yağmur hafiften yağıyor.

Ben onu yakından tanırım.

 

Üstünlük, karşılaştırma bildirir:

Kıldan ince

baldan tatlı

Erzurum’dan soğuk şehir yok.

Bundan iyisi bulunmaz.

 

Bütünün parçasını, bütünden ayrılmayı ifade eder:

Verilen pastadan bir dilim yedi.

Soruların cevabını sözlerimden çıkaracaksınız.

Canından can vermek istiyordu.

 

İsimleri edatlara bağlayarak edat grubu ve edat tümleci oluşturur:

Akşamdan beri seni arıyoruz.

Yemekten sonra çayı nerede içeceğiz?

 

Sebep bildirir:

Soğuktan tir tir titriyordu.

Yorgunluktan uyuyuverdi.

 

İsim tamlamalarında tamlayan ekinin (-in) yerine kullanılır:

         Geçen gün öğrencilerden biri yanıma geldi.

Bu ürünlerden hangisini istediğinizi söyleyin.

 

Yapım eki özelliği kazanarak eklendiği kelimeyi sıfat yapar:

Sıradan insanlarla düşüp kalkma diyordu.

Sudan sebeplerle buradan ayrılıp gitti.

Toptan satış

Uzaktan akraba

En içten duygular

 

İkilemeler kurar:

Zavallı çocuk günden güne eriyor.

Baştan başa bizim bu topraklar.

Durumumuz yıldan yıla kötüye gidiyor.

Dünden bugüne ne değişti ki...

 

Varlıkların neden, hangi maddeden yapıldıklarını bildirir:

Üstüne yünden bir kazak almıştı.

Tahtadan kılıçlarla oynuyorlardı.

Ayı derisinden post; Rus’tan dost olmaz.

 

Zaman anlamlı kelimelere gelerek zaman anlamı katar:

Bu işi dünden halletmeliydik.

Yarın geceden yola çıkmayı düşünüyoruz.