Sagot :
Hz. Muhammed'in (s) Evliliği ve Çocukları
Bütün Mekke'liler gibi Hz. Muhammed (s.a.s.) de amcasıyle birlikte ticâret yapıyordu. Gerek çocukluğunda, gerekse ticâret hayâtında, dürüstlüğü ile tanınmıştı. Sözünde durmadığı, yalan söylediği, başkalarına zarar verecek bir davranışta bulunduğu, bir kimseyi incittiği asla görülmemiş; dürüstlüğü dillere destan olmuştu. Bu yüzden Mekke'liler O'na "el-Emîn" (her konuda güvenilir kişi) diyorlardı. O'nun bu yüksek ahlâkını öğrenen Kureyşin zengin kadınlarından Hatice, kendisine sermâye vererek ticâret ortaklığı teklif etti. Böylece Peygamber (s.a.s.) ile Hatice arasında ticâret ortaklığı başladı.
Kureyş’in Esed oğulları kolundan Huveylid kızı Hatice zeki, dirâyetli, şeref ve asâlet sâhibi, 39-40 yaşlarında zengin ve güzel bir hanımdı. Daha önce iki defa evlenmiş ve dul kalmıştı. Kureyş’in ileri gelenlerinden pek çok isteyenler olmuş, fakat hiç biri ile evlenmemişti. Güvendiği kimselere sermâye vererek ticâret ortaklığı yapıyor, böylece servetini artırıyordu. Yüksek ahlâk ve yardımseverliği sebebiyle, kendisine Müslümanlıktan önce "Tâhire" denildiği gibi, sonra da "Haticetü'l-Kübra" denilmiştir.
Hz. Hatice bir ticâret kervanıyla Peygamberimiz (s.a.s.)'i Şam'a gönderdi. Kölesi Meysere'yi de hizmetine verdi. Fakat Hz. Peygamber (s.a.s.) Şam'a kadar gitmedi; malları Busra'da satarak geri döndü. Çünkü Bahîra'nın ölümünden sonra yerine geçen Râhip Nestûra da, Hz. Muhammed (s.a.s.)'in Şam'a gitmesini uygun bulmamıştı.
Üç ay kadar sonra, Hz. Muhammed (s.a.s.) beklenilenin çok üzerinde kazanç elde ederek döndü. Hz. Hatice, bu büyük insanın emniyet, dürüstlük ve gayretine hayran oldu. Daha sonra araya aracılar girdi; evlenmeleri kararlaştırıldı. Bu esnâda Hz.Muhammed (s.a.s.) 25, Hz Hatice ise 40 yaşlarındaydı.
Nikâh, Hatice'nin amcazâdesi, Varaka oğlu Nevfel tarafından Hz. Hatice'nin evinde kıyıldı. Ebû Tâlib ile Varaka birer hitâbede bulunarak, her iki âilenin üstünlük ve meziyetlerini dile getirdiler. Esâsen, Hz. Peygamber (s.a.s.) ile Hz. Hatice'nin soyları Kusayy'da birleşir. Hz. Hatice'ye 20 dişi deve mehir verildi. Nikâhtan sonra develer kesilerek dâvetlilere ziyâfet çekildi.
Evlenmelerinden sonra, Hz. Muhammed (s.a.s.), Hz. Hatice'nin evine geçti. Örnek ve mutlu bir âile yuvası kurdular. Hz. Hatice, Hz. Muhammed (s.a.s.)'e derin bir saygı ve sevgi ile bağlıydı. Peygamberliğinden önce olduğu gibi, Peygamberlik devrinde de en büyük yardımcısı oldu. Yüksek ve eşsiz ruhlu bir hanım olduğunu gösterdi.
Peygamberimiz (s.a.s.)'de ondan son derece memnundu. O devirde çok evlilik âdet olduğu ve bir çok teklifler aldığı ve aralarında yaş farkı da bulunduğu halde, onun üzerine evlenmedi; ölümünden sonra da onu hep hayırla andı.
Peygamberimizin çevresindeki diğer gençler gibi eğlencede, içkide, kumarda gözü yoktu. Bütün kötülüklerden uzak duruyor, vaktini çalışarak geçiriyordu. Tam da o günlerde Suriye'ye bir kervan yola çıkacaktı. Kervanın sahibi Hatice güvenilir birini arıyordu. Hatice Mekke'de saygı duyulan, güvenilir, asil ve zengin bir dul kadındı
Meysere onun sırdaşı, en güvendiği yardımcısıydı. Meysere kervanın başına geçecek birini aramaya başladı, araştırmaları sonucunda bu işe en uygun kişinin Hz. Muhammed olduğunu düşündü. Hatice'de hemen onu davet ederek kervanını yönetmesi için teklifte bulundu. Hatice ve Peygamber Efendimiz anlaşmışlardı, Meysere'de bu yolculukta Peygamberimize eşlik edecekti. Kervan Suriye2ye doğru yola çıktı. Meysere ise yol arkadaşının hareketlerini izliyordu; Gördüklerine göre Hz. Muhammed anlatılanlardan da iyi biriydi. Dürüsttü, fedakardı, yardımseverdi. Adaletli ve doğru kararlar veriyordu. Her davranışıyla insanların saygısını kazanıyordu. Yolculuk sona ermiş kervan Mekke'ye dönmüştü. Peygamberimiz Hatice'nin bütün mallarını satmış ve istediklerini de almıştı. Bu yolculuk çok kazançlı geçmişti.
Meysere Hatice'ye yolculukta olanları tek tek anlattı. Meysere'nin anlattığı her şey sevgili Peygamberimizin güzel ahlakına birer örnekti. O, diğer insanlardan çok farklı birisiydi. Duyduklarından etkilenen Hatice, bir süre sonra Hz. Muhammed'e evlilik teklif etti. Sevgili Peygamberimiz 25 yaşında, Hatice ise ondan büyüktü.
Meysere onun sırdaşı, en güvendiği yardımcısıydı. Meysere kervanın başına geçecek birini aramaya başladı, araştırmaları sonucunda bu işe en uygun kişinin Hz. Muhammed olduğunu düşündü. Hatice'de hemen onu davet ederek kervanını yönetmesi için teklifte bulundu. Hatice ve Peygamber Efendimiz anlaşmışlardı, Meysere'de bu yolculukta Peygamberimize eşlik edecekti. Kervan Suriye2ye doğru yola çıktı. Meysere ise yol arkadaşının hareketlerini izliyordu; Gördüklerine göre Hz. Muhammed anlatılanlardan da iyi biriydi. Dürüsttü, fedakardı, yardımseverdi. Adaletli ve doğru kararlar veriyordu. Her davranışıyla insanların saygısını kazanıyordu. Yolculuk sona ermiş kervan Mekke'ye dönmüştü. Peygamberimiz Hatice'nin bütün mallarını satmış ve istediklerini de almıştı. Bu yolculuk çok kazançlı geçmişti.
Meysere Hatice'ye yolculukta olanları tek tek anlattı. Meysere'nin anlattığı her şey sevgili Peygamberimizin güzel ahlakına birer örnekti. O, diğer insanlardan çok farklı birisiydi. Duyduklarından etkilenen Hatice, bir süre sonra Hz. Muhammed'e evlilik teklif etti. Sevgili Peygamberimiz 25 yaşında, Hatice ise ondan büyüktü.
Thank you for visiting our website wich cover about DKAB. We hope the information provided has been useful to you. Feel free to contact us if you have any questions or need further assistance. See you next time and dont miss to bookmark.