Orhan veli kanıkın şiirlerinde kullanılan dilin özellikleri ve ahenk unsurlarını nası kullanıdıgı [ACİİİİİİL]



Sagot :

Orhan Velinin Şiirlerinde Kullandığı Dilin Özellikleri
Cumhuriyet döneminin bir başka önemli şahsiyeti olan Orhan Veli de, Batı şiirinin yanı
sıra halk şiiri unsurlarından da beslenmiş güçlü bir şairdir.
Orhan Veli halk edebiyatı türlerinden türkülerin etkisinde kalarak, halk deyimlerini
ustaca kullanmış ve biçim olarak da halk şiiri biçimlerini deneyerek yine şiirlerini bu disipline
yaklaştırmıştır. Orhan Veli’nin :
Çocuk gönlüm kaygılardan azâde
Yüzlerde nur, ekinlerde bereket,
At üstüne mor kâküllü şehzâde
Unutmaya başladığım memleket
Şakağımda annemin sıcak dizi
Kulağımda falcı kadının sözü
Göl başında padişahın üç kızı
Alaylarla Kaf Dağı’na hareket.
şiiri halk şiirinin etkisini açık bir şekilde gözler önüne seren örnek şiirlerdendir. “Masal” olan
şiirin adı bile halk edebiyatının etkisini çağrıştırmaktadır.
Şiir hece ölçüsüyle yazılmıştır ve halk edebiyatına özgü motiflerle yüklüdür.
Halk şiirine yaklaştığı şiirlerden biri de mani dörtlüklerinden oluşturduğu “Delikli
Şiir”dir.

Orhan Veli'nin edebiyat dünyasına girdiği günlerde etkilendiği isimlerin başında Baudelaire Verlaine Rimbaud gibi Fransız şairler vardı. Onların özellikle de sembolistlerin Türkiye'deki temsilcilerinden biri olmuştu. Orhan Veli Kanık'ın 1936 yılında başladığı şiir hayatı üç dönemde incelenebilir: Garip öncesi (1936-1941) Garip dönemi (1941) ve Garip sonrası.

Garip öncesi
Bu dönemdeki şiirleri eski ve yeni şiirleri olmak üzere iki devrede incelenebilir.

Eski şiirleri 
Orhan Veli'nin ilk şiirleri 1 Aralık 1936 tarihinde Varlık Dergisi'nde yayınlandı. O günlerde Ahmet Hamdi Tanpınar Ahmet Muhip Dıranas Ahmet Kutsi TecerNecip Fazıl Kısakürek gibi şairler Ahmet Haşim'in Fransız sembolistlerinden ilham alarak oluşturduğu simgelerin gücünden yararlanan şiirlerinin takipçisiydi. Ahmet Haşim'in saf şiir anlayışını benimseyen bir diğer şair olan Cahit Sıtkı Tarancı ise diğer dönemdaşlarından aksine gündelik yaşamı da şiirlerinin içine almaya çalışıyordu. Nazım Hikmet Ran ve Ercüment Behzat Lav ise biçim ve özde yenilik yaparak vezinsiz serbest ve toplumcu şiirler yazıyorlardı.

Kanık'ın ilk şiirleri Necip Fazıl Ahmet Muhip Ahmet Hamdi ve Cahit Sıtkı kuşağına bağlıdır. Bu eserler içerik biçim dil ve tarz olarak klasik ve geleneğe bağlı olarak yazıldılar. Daha sonraki çalışmalarının aksine şiirlerinde uyak da kullanan Orhan Veli ayrıca benzetmelere ve sıfatlara geleneksel bir şekilde yer verdi. Ölüm doğa rüya zaman aşk gibi temaların işlendiği bu dönem eserlerinde hiç ironiye rastlanmaz. Şair henüz kendine ait bir dil geliştiremediği için şiir anlayışı ve mısra yapısında Baudelaire'in; konu işleyiş dil ve üslupta ise Necip Fazıl'ın etkisi altındaydı.

Gün Doğuyor Oaristys Ebabil Eldorado Kurt Zeval gibi eserlerini içeren ilk dönem şiirlerinde şair yalnız ve mutsuz bir kişinin yaşamını anlattı acılarınıisteklerini aşklarını dile getirdi. Orhan Veli eski şiirlerinde akıldan çok duyguya gerçeklikten çok romantikliğe toplumsallıktan çok bireyselliğe önem verdi. Bu açıdan da Kanık'ın edebiyat dünyasına girişi okuduğu ve sevdiği yabancı şairlerin etkilenerek ve Türkiye'de onları takip eden şairlerin arasına katılarak oldu.


Yeni şiirleri
Şair 1937 yılından sonra eski şiir anlayışından uzaklaşarak Garip akımının habercisi olan yeni bir tarz benimsedi. Kanık'ın bu yeni şiirleri 1937 - 1941 yılları arasında Varlık İnsan İnkılâpçı Gençlik gibi dergilerde ve ölümünün ardından Vatan (1952) ve Papirüs'te (1967) yayınlandı. Sayıları 51'i bulan Garip'in ilk örnekleri olan bu eserler abartılı bir dille yazılmıştır.
Dönemin şiirlerinden farklı yapıtlar ortaya koymaya karar veren Orhan Veli ilk olarak ölçü ve uyağı daha sonra ise tasviri şairaneliği hayali süsü ve zekâ oyunlarını şiirinden çıkarttı. Sadelik ve basitliği önemseyen sanatçı duygudan çok akla önem vermeye başladı. Halkın kullandığı kelimeleri tercih etmeye başlayan Kanık hayat karşısında kötümser ironik ümitsiz inançsız görünmektedir. Yeni şiirlerinin temaları ise çoğunlukla tabiat insan aşk çocukluk savaş hayat sarhoşluk ve seyahat oldu. Şair bu dönemde çoğunlukla kısa şiirler yazmayan başladı. Nurullah Ataç bu çalışmaların Fransız sürrealistlerin yazılarını ve Japon haikularını anımsattığını söyledi. Orhan Veli de o yıllarda arkadaşlarıyla birlikte Fransız gerçeküstücüleri sık sık okuduklarını açıklamıştır. Yine de sanatçı noktalama işaretleri kullanması imgeyle simgeden kaçınması şiiri insanın duyularına değil aklına hitap eden bir sanat haline getirmeye çalışması gibi özellikleriyle sürrealistlerden ayrılır.