“Alışma ve duyarsızlaşma” kavramlarını tanımlayarak birer örnek veriniz ?  Acilll 



Sagot :

Alışma ve duyarsızlaşma yakın anlamlı kelimelerdir fakat elbette aralarında fark vardır. Canlıların bir şeye alışması için duyularının artık tepki vermemesi gerekir. Alışma fizyolojik ve biyolojik olarak tepkisizlik denektir. Örneğin çöp arabasında çöp toplayan işçilerin 3 dakikadan sonra çöp kokusunu fark etmemesi alışmadır. Duyarsızlaşma ise psikolojik olarak tepkisiz kalmaktır. Psikolojik olarak tepkisiz kalmak ise endişe,korku,heyecan gibi duyguların baştaki kadar güçlü olmaması durumudur. Örneğin eğitim gördüğü sırada kan alırken oldukça heyecanlanan ve kaygılanan hemşirenin mesleğe başladıktan sonra kan alırken heyecan duymaması duyarsızlaşmazdır.

Merhaba,

Alışma ve duyarsızlaşma kavramlarının ikisi de bir süre sonra belirli bir uyarana verilen tepkilerin kesilmesiyle ilgilidir.

Alışma kavramı daha çok biyolojiktir ve duyu organlarımızın bir süre sonra içinde bulunduğu durum ya da maruz kaldığı uyarana hissizleşmesidir. Örneğin, sürekli maruz kalınan bir kokunun bir süre sonra fark edilmemesi; karanlık bir odada gözlerin karanlıkta daha iyi seçebilir hale gelmesi, vb. gibi.

Duyarsızlaşma ise bazı şeylere karşı duygularımızın ortadan kalkması demektir. Mesela, kaygı duyduğumuz şeyleri yaparak kaygımızın üzerine gidersek bir süre sonra kaygımızı yenebiliriz. Duyarsızlaşmanın bir de toplumsal boyutu vardır. Mesela sürekli kötü şeyler yaşanan bir ülkede insanlar, bu tarz şeylere karşı tepkisiz hale gelebilirler.

Başarılar.