Anadolu nun  beylikler döneminde türk yurdu haline geldiğini söyleyen bir kişi bu görüşüne kanıt olarak neleri gösterebilir?



Sagot :

osman bey adna hutbe okutması,kayı aşiretinde olmalı

Türkler, 11. yüzyılda Orta Asya’dan ufak gruplar halinde Anadolu’ya gelmeye başladıkları sırada çok azı yerleşik düzendeydi, çoğu göçebe ve yarı göçebeydi. Türkler Anadolu’ya devlet kurmaya değil, karınlarını doyurmaya gelmişlerdi, çünkü göçebe toplumun devlet kurma birikimi ve bilinci yoktur.

                                                              İsmail Tokalak

Türkler iddia edildiği gibi Anadolu’ya geldiklerinde çok kalabalık değillerdi. 11. ve 12. yüzyıllarda yaklaşık 4 – 5 milyon insanin yaşadığı tahmin edilen Anadolu topraklarına bir kaç binlik gruplar halinde gelen Türklerin büyük çoğunluğunun, Anadolu’yu Türkleştirip burada bir devlet kurma amacı taşıdıklarını söyleyemeyiz. Anadolu’yu yurt edinmeye çabalayan bu halk, devlet kurumlarını ve kültür oluşturacak enstrümanlarını, elbette ki Bizans İmparatorluğu’nun mirasıyla tanıyıp, tanımlayabilecekti. Dolayısıyla Türkler, Bizans ile kurdukları bağı İslamiyetle kuramayacaklardır. Birçok tarihçi tespit etmiştir ki; Türkler İslami bir makyajla Bizans’ı, kültürünü ve devlet kurumlarını koruyup devam ettirmişlerdir. Ömer Lütfü Barkan’ın aktardığı dikkat çekici tespitlerinden birini hatırlatmak isterim; Bizanslı Rumlar ve diğer Balkan milletleri sadece isim ve din değiştirerek tarih sahnesine yeni ırk, millet ve üzerine yeni görevler almış olarak çıktılar. İslami renk ve cila altında eski Bizans’ı ihya ve devam ettirdiler. 

Bin yıldan fazla hüküm sürmüş, birçok antik uygarlığın ve halkın varisi olmuş Bizans Uygarlığı’nın devlet teşkilatından, toprak düzeninden, vergilendirmesinden, maliye sisteminden ve sanat tecrübesinden faydalanılması kaçınılmazdı. Böyle bir uygarlığın devlet teşkilatının yürümesini sağlayacak kurumlardan yararlanılması doğal ve akılcıydı. Selçuklu ve Osmanlı Türkleri var olan bu kurumları ve onları isleten bürokratları kendi sistemlerine alacak kadar rasyonel davranmışlardır.

Bizanslı sanatçılar ve mimarlar Roma Selçuklu Devleti’nde [Anadolu Selçukluları] kendi mesleklerine devam etmişlerdir